Fotoğraf makinesi alma kılavuzu

Araştırma
Fotoğrafa merak saldınız ve siz de yeni bir fotoğraf makinesi almak istiyorsunuz. Ancak o kadar çok marka ve model var ki seçim yapmakta zorlanıyorsunuz. Bunun için size birkaç tavsiyemiz olacak. Her ...
EMOJİLE

Fotoğrafa merak saldınız ve siz de yeni bir fotoğraf makinesi almak istiyorsunuz. Ancak o kadar çok marka ve model var ki seçim yapmakta zorlanıyorsunuz. Bunun için size birkaç tavsiyemiz olacak. Her şeyden önce, sizin nasıl bir makineye ihtiyacınız olduğunu ortaya koymanız gerekir. Hangi tür fotoğraflar çekeceksiniz, sadece tatillerde ve gezilerde mi kullanacaksınız, her zaman yanınızda taşıyacağınız bir şey mi arıyorsunuz, yoksa uzun yıllar kullanıp çektiğim fotoğraflardan para da kazanabilmeliyim mi diyorsunuz.

Önce hangi tür fotoğraf makineleri var, onlara bakalım.

Kompakt, D-SLR Like ve D-SLR

Fotoğraf makineleri üç temel bölüme ayrılmıştır. Fotoğrafçılıkla ilgilenenler zaten bu ayrımı bilirler ancak biz yine de bu ayrışmış türlerin özelliklerini ve sizin için hangisinin daha uygun olduğunu bulmaya çalışalım.

Kompakt fotoğraf makineleri tam da “Cebine koy yanında gezdir, güzel bir şey gördün mü cebinden çıkar, fotoğrafla” makineleridir. Genelde oldukça ucuz olurlar, video çekebilirler, kullanımı kolaydır, kullanıcı dostu yazılımlarla güçlendirilmişlerdir ve otomatiklerdir. Boyutları küçük olduğu için genelde tatile gittiğimizde yanımıza aldığımız makinelerdir. Profesyoneller için değil, amatörler için idealdirler.

D-SLR Like denilen makineler ise ağabeyleri olan D-SLR görünümünde ama objektifleri değiştirilemeyen, bir nevi kompakt fotoğraf makineleri ile D-SLR fotoğraf makinelerinin artılarının birleştiği makinelerdir. Yapı olarak kompakt fotoğraf makinelerinden büyüktürler ayriyeten D-SLR fotoğraf makinelerinin objektif fiyatlarından korkanların ve sabit objektife razı olanların seçtikleri fotoğraf makineleridir. Genelde yüksek optik yakınlaştırma, video çekimi, D-SLR’ların yüksek objektif fiyatlarına alternatif çözüm, kompaktlara göre daha fazla manuel kullanım gibi artıları ile öne çıkarlar. Tabi kompaktların da, D-SLR Like modellere taş çıkartanları mevcuttur (az da olsa). D-SLR Like’ların bir diğer avantajı ise D-SLR makineler gibi objektifin dışarıda olmasıdır ve fotoğraf çekerken objektifi sol eli ile kavramak isteyenlerin isteklerine cevap vermesidir.

D-SLR fotoğraf makinesi almak isteyen insanlar için ilk söyleyeceğim şey; internette gezerek fotoğraf makinesi hakkında bilgi alıp, buradan öğrendikleri ile fotoğrafçılığa başlayacaklarsa, kesinlikle D-SLR seçmemeleridir. D-SLR kesinlikle amatörlerin elinde, kompaktlardan daha kötü sonuçlar verebildiği gibi, en profesyonel eller de hiçbir kompakt makineye dönüp bakmazlar bile. Ancak yinede D-SLR’lardan bahsetmekte fayda var. Kendileri genelde foto muhabirlerinin, profesyonellerin ve gerçek anlamdaki fotoğrafçıların seçimdir. Objektifleri değiştirilebilirdir ve objektiflerin fiyatları genelde fotoğraf makinesinin kendisinden pahalıdır. Aman canım objektifi değiştirmeden, fotoğraf makinesinin üzerinde gelen objektifi kullanırım derseniz ve kompakt fotoğraf makinelerinin objektiflerinin yaptıklarını D-SLR üzerindeki objektiften beklerseniz büyük bir hayal kırıklığına uğrarsınız. D-SLR için üretilen objektiflerin özelleştirilmiş olduğunu bilmeniz gerekir. Teleobejktif, zoom objektif, geniş açılı objektif gibi her bir işlev için ayrı bir objektif sahibi olmanız gerekir.

İhtiyaca Göre Fotoğraf Makinesi

Dijital fotoğraf makineleri çok çeşitli formlara girip değişik renklerde bizi cezp etmeye çalışırlar. Sadece tipini beğendiğimiz için bir fotoğraf makinesi almak takdir edersiniz ki pek mantıklı değildir. O yüzden fotoğraf makinesi seçerken hangi ortamlarda kullanacağınızı ve hangi amaca hizmet edeceğini iyi belirlemelisiniz.

Amacınız gezmek, seyahat sırasında gördüğünüz ilginç görselleri fotoğraflamak ise küçük ve oldukça kolay taşınabilir yapıda fotoğraf makinesi seçmeniz mantıklı olacaktır. Sadece küçüklüğü değil olabildiğince çıkıntısız bir fotoğraf makinesi olması da taşınmasını kolaylaştıracaktır.

Yok, ben fotoğraf makinemi bir şey gördüğümde cebimden çıkarır fotoğraf çekerim mantığında değil de sırf fotoğraf çekmek için dışarı çıkarım diyenlerdenseniz; büyüklüğü bir kenara atıp fotoğraf makinesinin ergonomisini göz önüne almalısınız. Elinizin rahat kavrayabileceği, muhtemel darbelere ve çizilmelere dayanıklı, fotoğraf makinesine hükmedeceğiniz tuşların kullanımının kolay olması gibi özellikleri ile öne çıkan adaylara yönelmek daha mantıklı olur.

Manzara resmi çekerim hem de çektiğim resimleri arşiv yaparım diyenlerdenseniz; fotoğraf makinenizin iki özelliğine çok önem vermelisiniz. Objektifiniz geniş açılı mı, normal açılı mı? Optik yakınlaştırma değerleriniz yüksek mi? Geniş açılı objektifler (35 mm altı) sayesinde kadrajınıza çok daha fazla obje sokabilirsiniz. Ancak geniş açılı objektiflerin görüntüyü deforme etmesi sorunu ile karşılaşırsınız. Normal açılı (35 mm – 50 mm) objektifler ise insan gözünün gördüğü görüntünün karşılığını verdiği için görüntüleri bozmaz ama geniş açılı objektife göre kadraja daha az manzara sokabilirsiniz. Yüksek optik yakınlaştırma ile uzakta gördüğünüz dağın üzerindeki tek başına duran o yaşlı ağaca istediğiniz kadar yaklaşabilirsiniz.

Mega Piksel Her Şey Değildir

Fotoğraf makinelerinde Mega Pikseller yükseldikçe, firmalar o Mega Mega Pikselleri daha düşük Mega Piksellerde de kullanılan aynı alana sıkıştırmak isterler. Bu sıkıştırma olayı ise yüksek ISO değerlerinde sensörlerin ısınmasına ve fotoğrafta gürültülerin (noise) oluşmasına sebep olur. O yüzden alacağınız fotoğraf makinesinin piyasada uzun süredir satılan ve artık firmalarca standart olarak görülen Mega Piksellere yönelmenizi tavsiye ederim. Hem gereğinden yüksek Mega Piksellere fazladan para vermemiş olursunuz hem de yeterli kalitede çözünürlüğü elde ederek arşivinizin boyutunu kabul edilebilir seviyelerde tutarsınız. Şu an bu çözünürlük 10 – 12 Mega Piksel olarak görünmektedir.

8 Mega Piksel çözünürlüğe sahip bir cep telefonu, 6 Mega Piksel çözünürlüğe sahip bir fotoğraf makinesinden (kaliteli marka) hiçbir zaman daha iyi bir fotoğraf çekemez.

Deneme Yapmalı

Fotoğraf makinesi, teknoloji marketlerinden alınan ses sistemleri ya da dizüstülere benzemez. Genelde bu cihazların içeriğinin bilinmesi ve de sesinin dinlenmesi yeterli olur. Ancak fotoğraf makinesinin değerlendirilmesi için çok farklı ortamlarda resim çekilip, bu resimlerin bilgisayar monitöründen(!) incelenmesi gerekir. Bilgisayar monitörü dememin sebebi ise fotoğraf makinelerinin LCD’leri büyülü gibi her resmi çok güzel kontrast oranlarında ve ışık seviyesinde bize aksettirmesi. O yüzden her zaman kullandığınız monitörünüzde çekilen resimleri incelemek en güzelidir.

Ne güzel diyorsun zaten, bana da teknoloji marketleri fotoğraf makinesini verir de git şunu evde dene derler ya… Haklısınız demezler, fotoğraf makinesini vermezler de. Ancak siz fotoğraf makinesini almak zorunda değilsiniz, resimleri alsanız yeter! Bunun içinde gittiğiniz teknoloji markete bir hafıza kartı götürün ve gözünüze kestirdiğiniz fotoğraf makinesine o hafıza kartını takın ve çeşitli pozlar çekin. Eve gidip monitörünüzde o resimleri irdeleyin ve son karara öyle varın. Çeşitli pozlar içerisinde olabildiğince bütün özellikleri denemeye çalışın. Portre çekin, en son optik yakınlaştırmada resim çekin, yüksek ve düşük ışık koşullarını aynı kadrajda fotoğraflamaya çalışın ve olabildiğince karanlık yerin yüksek ISO değerlerinde (ISO 1600) çekmeye çalışın.

Deneme yapmak işinize gelmiyorsa ya da böyle bir imkânınız yoksa her zaman en güvenilir yöntem; bir arkadaşınızın fotoğraf makinesini elinize alın onu kurcalayın. Beğenirseniz bir tane de siz kendinize edinebilirsiniz.