Hürriyet’ten ‘400 vekil’ açıklaması

Medya
Hürriyet’in açıklaması: Cumhurbaşkanı Sayın RECEP TAYYİP ERDOĞAN’ın geçen Pazar akşamı katıldığı bir TV programında sarf ettiği bazı sözlerin o akşam gazetemizin web sitesi tarafından veriliş şe...
EMOJİLE

Hürriyet’in açıklaması:

Cumhurbaşkanı Sayın RECEP TAYYİP ERDOĞAN’ın geçen Pazar akşamı katıldığı bir TV programında sarf ettiği bazı sözlerin o akşam gazetemizin web sitesi tarafından veriliş şekli iktidar partisinin sert tepkisine yol açarken, Hürriyet’in İstanbul’daki merkezine düzenlenen taşlı sopalı bir saldırının da mazeretini oluşturdu.

hurriyet.com.tr’nin Pazar akşamı verdiği ilk haber hatalı mıydı? Bu haber aslında o akşam yayında 10 dakika kadar kaldıktan sonra başlıktaki hata fark edilerek düzeltilmişti. Hürriyet Okur Temsilcisi Faruk Bildirici de tartışma yaratan bu haberi her zamanki titizliğiyle inceledi. 

Hürriyet ve Erdoğan’ın ‘400 vekil’ sözü

Bildirici, bu incelemesinde – Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 400 milletvekiliyle ilgili sözlerini genel anlamda 7 Haziran sonrasındaki bütün istikrarsızlık ve terör olayları için kullandığına dikkat çekmekle birlikte – yine de hurriyet.com.tr’de Pazar akşamı verilen ilk haberin problemli olduğu kanaatine ulaşıyor.  Bildirici, burada kasıtlı bir hata olduğunu düşünmüyor; ancak yine de “internet gazeteciliğinin hızlı hareket etme zorunluluğunun böyle bir yanlışa gerekçe oluşturmaması gerektiğini” vurguluyor.

Gazete olarak başından itibaren hatalarımızla yüzleşmekten çekinmediğimizi vurguladık.  Hürriyet’in bu hatanın sorumluluğuyla ilgili kendi içinde gerekli adımları atması tabiidir.

Kuşkusuz kasıt taşımasa da böyle bir hatanın yapılmış olmasını üzüntüyle karşılıyoruz. Ancak bunu kayda geçirirken, Sayın Cumhurbaşkanı’nın Pazar akşamı bu hadise nedeniyle Doğan Grubu hakkında kullandığı bazı ağır ifadeleri  kabul edilemez bulduğumuzu da belirtmeliyiz.

Pazar akşamı bu haber bahane edilerek gazetemizin İstanbul’daki merkezine taşlı sopalı bir saldırı düzenlenmesi ve bu olayda başrolde iktidar partisinden bir milletvekilinin  yer alması meselenin bir diğer düşündürücü boyutudur. Hiçbir medeni demokratik ülkede şiddet içeren protesto gösterilerine yer yoktur.

Sayın Cumhurbaşkanı –sıkça vurguladığı üzere—“ Herkesin Cumhurbaşkanı”  olduğuna göre,  kendisinden şiddet içeren bu eylem karşısında net bir tavır almasını bekliyoruz.  Bu beklentimiz benzer şekilde iktidar partisinin genel başkanı ve Başbakan Sayın AHMET DAVUTOĞLU açısından da geçerlidir.
HÜRRİYET