‘Manipülasyon Benim İşim’

Filmler
Hazırlayan: Gülay Gümüş İstanbul Belgesel Günleri’nin bu yılki onur konuğu, İsrailli yönetmen Eyal Sivan’dı. Eyal Sivan, dün gerçekleştirilen “Belgesel Sinema, Tarihsel (re)vizyon ve...
EMOJİLE

Hazırlayan: Gülay Gümüş

İstanbul Belgesel Günleri’nin bu yılki onur konuğu, İsrailli yönetmen Eyal Sivan’dı. Eyal Sivan, dün gerçekleştirilen “Belgesel Sinema, Tarihsel (re)vizyon ve İsrail-Filistin Bağlamında Direniş” konulu sinema dersinde belgesel meraklıları ile buluştu. Sivan, 3 saatlik programda, filmlerinden örneklerle 25 yıllık belgesel deneyimini izleyenlerle paylaşmaya çalıştı.

Politik ve estetik açıdan doğru bir yaklaşım olduğunu düşündüğü için belgesel yaptığını söyleyen Sivan, politikayı, bir şeyi imajlarla, görüntülerle anlatmak olarak tanımladığını söyledi.

Belgesel sinemanın en çok tartışılan konularından biri olan belgeselde tarafsızlık ve manipülasyon konusuna da değinen yönetmen: “Manipülasyon kavramını negatif bir eleştiri olarak kabul etmiyorum. Manipülasyon ellerle yapılan anlamına gelir. Kamera (yapısı gereği) hem gösterir hem de gizler. Sinema neyi gösterdiğin neyi sakladığın üzerine kuruludur. Manipülasyona uğramamış görüntü, çerçevesi olmayan görüntüdür. Çerçevesi olmayan görüntü ise zaten görüntü değildir. Yani aslında manipülasyon bizim işimizin tanımıdır.” dedi.

Sivan, Filistin’e yardım götüren Mavi Marmara adlı gemiye düzenlenen baskın sonrası İsrail ordusunun basına dağıttığı bir fotoğraf üzerinden belgeselde manipülasyon konusuna örnekler getirdi. Bir belgeselcinin en başından görüntülere müdahalesini kabul ettiğini, fakat “gerçek” olduğu iddiası ile basına dağıtılan bu fotoğrafın manipüle edilerek, İsrail’in izleyenleri yönlendirmeye çalıştığını anlattı.

Konuşma sonrası soruları cevaplayan Sivan, Mavi Marmara’ya düzenlenen kanlı baskınla ilgili şimdilik bir belgesel projesi olmadığını söyledi. Gazetecilikle belgeselciliğin karıştırılmaması gerektiğini vurgulayan Eyal Sivan, belgesel için olayın üzerinden zaman geçmesi gerektiğinin altını çizdi.

Sivan ayrıca; belgesel zamanı, suçlular ve kurbanlar, arşivler, belleğin araçsallaştırılması ve itaatsizlik gibi konulara da değindi.

22 Haziran’da başlayan İstanbul Belgesel Günleri, bu akşam Pera Müzesi Oditoryumu’nda düzenlenecek ödül töreniyle son bulacak.

EYAL SİVAN KİMDİR?

Hayfa’da doğan Eyal Sivan, bir süre fotoğrafçılık yaptı. 1985’e Paris’e yerleşerek belgesele yöneldi. Sinemacılık serüveni boyunca, doğduğu ve eğitim gördüğü ülke olan İsrail’e özel bir ilgiyle yaklaştı. Filmlerinin çoğu İsrail toplumunu ve Siyonist söylemi inceler.

İlk filmi “Aqabat-Jaber, Geçerken”de (1987) mülteci kampındaki Filistinlilerin gündelik yaşamını anlattı. Pek çok ödül alan bu filmin ardından yaptığı “Izkor: Belleğin Köleleri” de büyük ses getirdi. 2004’te Filistinli meslektaşı Michel Khleifi ile birlikte “Rota 181: Filistin-İsrail’de Bir Yolculuktan Fragmanlar” adlı belgeseli çekti. Tarihsel bellek, resmi tarih ve belgesel sinema üzerine derinlemesine çalışan Sivan’ın hemen her filmi büyük tartışma yarattı.

Yapıtları Berlinale, Toronto, IDFA, Cinéma du Réel, Sunny Side, SFIFF, San Sebastian, Leipzig gibi saygın festivallerde gösterilen ve en son “Yafa, Portakalın Otomatiği” filmini çeken yönetmen, geçen yıl Uluslararası Amsterdam Belgesel Festivali‘nin (IDFA) onur konuğu oldu.