Ordu Hakkında Genel Bilgiler

Türkiye'nin İlleri
Ordu, Doğu’da Giresun, Batı’da Samsun, Güney’de Sivas ve Tokat, Kuzey’de Karadeniz ile çevrilidir. Doğu Karadeniz Bölgesinin kapısı konumundaki Ordu ili, doğa güzellikleri, bit...
EMOJİLE

Ordu, Doğu’da Giresun, Batı’da Samsun, Güney’de Sivas ve Tokat, Kuzey’de Karadeniz ile çevrilidir.

Doğu Karadeniz Bölgesinin kapısı konumundaki Ordu ili, doğa güzellikleri, bitki örtüsü, mavi ve yeşilin kucaklaştığı kıyıları, koy ve kumsalları, hemen kıyı şeridinden başlayan dağları, yükseltilerindeki uçsuz bucaksız ve birbirinden güzel yaylaları ile tarihin yanı sıra kültür ve doğa turizminde de geleceği parlak bir şehirdir.

-Türkiye’nin İlleri Hakkında Genel Bilgiler Tam Liste-

100 km.lik kıyı şeridi bulunan Ordu ili’nin 60 km.lik kıyı bölümü kumsallardan oluşmaktadır. Bu özelliği ile diğer Karadeniz illerinden farklı bir yapıya sahiptir.
Yörenin dağlar ve ormanlar ile kaplı olması, zengin florası ve sukuneti ziyaretçiler için çekici bir özellik olarak kabul edilmektedir. Ordu ilinin sosyal ve kültürel yapısı, turizmin gelişmesi için de oldukça uygundur.

Henüz doğallığını koruyan ve diğer illere göre bozulmamış kıyılarımız, deniz turizmi potansiyelimizi oluşturmaktadır.

İklim

Kıyıya paralel uzanan dağlar, iklim ve bitki örtüsü bakımından İl’i birbirinden farklı iki kesime ayırmıştır. Kıyı kesiminde yazları serin, kışları ılık, her mevsim yağışlı tipik Karadeniz iklimi hüküm sürerken, iç kesimlerde ise yazları sıcak ve kurak, kışları soğuk ve kar yağışlı olan karasal iklim özelliklerinin etkili olduğu görülmektedir. Ordu, Batı Karadeniz’den daha fazla, Doğu Karadeniz kıyı şeridinden biraz daha az yağış alır. Yıllık ortalama yağış miktarı kıyı kesiminde 1034,5 mm, iç kesimlerde ise 860 mm. dolaylarındadır. Senenin ortalama olarak 157 günü yağışlı geçmektedir. Sahil boyunca bölgede kurak geçen hiçbir aya tesadüf edilmez.

Yıllık kuraklık indisi çok nemli sınıfına girer. Bitki örtüsü de aynı şekilde çok nemli orman sınıfına girer. Nemli sahalar doğuya doğru gidildikçe artar. Yıllık ortalama sıcaklık 14,3 °C, ortalama nisbi nem % 74,7, ortalama deniz suyu sıcaklığı 15,4 0C ve ortalama güneşli gün sayısı 58 gündür. En sıcak ay Ağustos, en soğuk ay Ocak ayıdır. Tespit edilen en yüksek sıcaklık 1994 yılı Haziran ayında 37,3 °C’dir. En düşük sıcaklık 1976 yılı Şubat ayında – 6,7 °C’  dir. Uzun yıllar içerisinde ortalama olarak 9 donlu gün tespit edilmiştir. Kar yağışı kıyılarda çok azdır ve yerde kalma süresi kısadır. İç kesimlerde ise kar yağışı daha yoğundur ve kış mevsimi uzun sürer. İlimizin bitki örtüsü, iklim özellikleri ve yükseltiye bağlı olarak kıyı ile iç kesimler arasında farklılık göstermektedir. Bol yağış alan kuzey kesimi, kara ikliminin hakim olduğu güney (iç) kesimine göre bitki örtüsü bakımından oldukça zengin durumdadır.

Arazi dağılımı içerisinde 202.893 hektar ile en büyük alanı kaplayan ormanlar İlimiz topraklarının % 34’ünü oluşturmaktadır. Kıyıdan 800 m. yüksekliğe kadar olan alanlarda İl ekonomisinin en önemli ürünü olan fındığın yetiştirildiği fındık bahçeleri hakimdir. Bununla birlikte fındık bahçeleri arasında mısır, patates ve diğer tarla ürünlerinin yetiştirildiği tarla arazileri ile kestane, kızılağaç, gürgen, meşe, kayın, karaağaç ve akçaağaç türlerinden oluşan ormanlıklara da rastlanılmaktadır. 1.000 metrenin üzerindeki alanlar mera ve yaylaları oluşturmaktadır. Yayla kesimlerinde köknar, ladin ve sarıçam ağaçlarından oluşan orman öbekleri ve orman altı bitki türleri görülmektedir. 2.000 m. üzerinde ise genel olarak tüm Karadeniz Bölgesi’ne egemen olan alpin çayırlıklar yer alır.


Bitki Örtüsü

Ordu il toprakları yaz ve kış yemyeşildir. Kıyılarının ılık ve bol yağışlı olması, bitki örtüsünün zengin olmasını temin etmektedir. Kıyı şeridi 1500 m yüksekliğe kadar meyve ağaçları, ormanlar ve fundalıklarla kaplıdır. Ordunun Karadeniz kıyısında Akdeniz bitkilerine rastlanır. Geniş fındık bahçeleri yanında incir, mandalina, portakal ve limon gibi meyvelerle mersin ve defne ağaçları oldukça çoktur.


Aybastı

Flora

Sosyo-ekonomik gelişme üzerinde doğrudan etkisi bulunan arazinin kullanım amaçlarına göre dağılımı bakımından İlimizin mevcut durumu şu şekilde özetlenebilir:

a) İlimizin 595.200 hektar olan toplam arazisinin % 43,9’u tarıma uygundur. İlimiz, tarıma elverişli arazi varlığı bakımından % 33 olan Türkiye ortalamasının üzerinde olmasına rağmen, arazi yapısı ve iklim özellikleri nedeniyle ürün çeşitliliği ve tarım potansiyeli açısından zengin değildir.

b) İlimizde arazinin % 33,8’ini oluşturan orman alanları Türkiye geneline göre daha geniş bir alanı kaplamaktadır. Ülke genelinde ormanlık alanların toplam arazi içindeki payı  % 27’dir.

c) Hayvancılık açısından büyük önem taşıyan çayır-mera alanları ilimizl arazisi içinde % 8,4 paya sahip iken, bu oran Türkiye genelinde % 26’dır.

d) Yerleşim yerleri ve tarım dışı araziler toplam arazinin % 13,9’unu kaplarken, bu oran Türkiye geneli için % 14 düzeyindedir.

İlimiz arazisinin % 43,9’u tarım alanı, % 33,8’i orman ve fundalık alan, % 8,4’i çayır ve mera alanı, % 13,9’u ise yerleşim alanı ve tarım dışı araziden oluşmaktadır. Doğu Karadeniz Bölgesi’nin tek ürüne bağımlı tarımsal yapısının yoğun bir şekilde hissedildiği Ordu’da hakim ve alternatifsiz tarım ürünü konumunda olan fındık, aynı zamanda ilimizin ekonomik yapısını şekillendiren temel ürün olma özelliğine de sahiptir. Tarımsal faaliyetlerin ağırlıklı olarak fındık tarımı üzerinde yoğunlaşmasının yanı sıra, sınırlı bir düzeyde var olan sanayi sektörü de büyük ölçüde fındık ve fındık mamullerine dayalı olarak gelişme imkanı bulabilmiştir.

Fındık, İlimiz ekonomisi için vazgeçilmez bir üründür. İlimizin ekonomik değer taşıyan en önemli ürünü olması itibariyle, kıyı ilçeleriyle birlikte sahilden 1.000 m. yüksekliğe kadar olan bölgenin belli başlı geçim kaynağıdır. Aynı zamanda, başka amaçla kullanılmayan yer yer %80 – %90 civarında meyile sahip arazilerin de tarım arazisi olarak değerlendirilmesini sağlamaktadır. Ayrıca, ağaçcık şeklindeki yapısı ile erozyon kontrolünde de önemli bir yeri vardır. Fındık bilindiği gibi, özellikle birinci standart bölge olarak adlandırılan Ordu, Giresun ve Trabzon illerinin birinci derecede önem taşıyan geleneksel ürünüdür. Türkiye fındık üretiminin yaklaşık % 25’ini karşılayan ilimiz, yıllık ortalama 140-180 bin ton fındık üretimi ile Türkiye fındık üretiminde 1. sırada yer almaktadır. 2012 yılında 660.000 ton olarak gerçekleşen Türkiye fındık üretiminin % 22’si (145.353 ton) ilimizden elde edilmiştir. İlimiz fındık üretiminde ocak başına ortalama verim 1 kg.’dır.

İlimizde ürün çeşitlendirme kapsamında bulunan ürünler; kivi, ceviz, elma, böğürtlen, çilek, karayemiş, maviyemiş ve Trabzon hurmasıdır.  Fındığı destekleyici ve ek gelir getirici ürün yetiştirme çalışmaları kapsamındaki bu ürünlerden özellikle kivinin üretiminde kısa zamanda çok büyük gelişme sağlanmıştır. İlimizde 2012 yılında 2.645 dekar alanda 6.707 ton kivi üretimi gerçekleştirilmiştir. Kivi üretiminde ağaç başına ortalama verim 53 kg.’dır. İlimiz, Türkiye kivi üretiminin % 18’ini karşılamaktadır. İlimizde ürün çeşitliğini artırmak ve üreticilere yeni gelir kaynağı sağlamak amacıyla kesme çiçek yetiştiriciliği konusunda da çalışmalara başlanılmıştır. İlimizin başlıca geçim kaynağı fındık olup arazi ve iklim yapısı tarla ve sebze tarımına yeterince uygun değildir.

Mısır ve patates, ilimizde en fazla üretilen tarla ürünleri arasındadır.  İlimizin özellikle iç kesimlerinde üretimi yapılan diğer tarla ürünleri çavdar, yulaf, yem bitkileri, kuru baklagiller, buğday ve arpadır. Ancak bu ürünlerin üretimi, ekonomik açıdan önem arz etmeyecek kadar düşüktür. İlimizde genellikle aile ihtiyacını karşılamak için yapılmakta olan sebze üretimi Türkiye sebze üretimi içinde önemsiz bir yere sahiptir. Türkiye genelinde tarım alanlarının   % 3,48’inde sebze tarımı yapılırken, Ordu’da sebze üretimi yapılan alan % 0,52’de kalmaktadır. Sebze tarımının gelişmesini engelleyen en önemli faktör uygun ve yeterli arazinin olmamasıdır.


Fauna

Ordu’da hayvancılık, ekonomik bir faaliyet alanı olarak yeterince gelişmemiştir. İlimizin sert topografyasının ve engebeli arazi yapısının bir sonucu olarak, dar ve oldukça küçük alanlara yerleşmiş bulunan aile işletmeleri genellikle kendi ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik olarak az sayıda, 3-4 baş hayvan besleyebilecek imkanlara sahip bulunmaktadır. Arıcılık, İlimizde yıllar itibariyle büyük gelişme gösteren ve başlıca geçim kaynaklarından birini oluşturan önemli bir ekonomik faaliyettir. Arıcılık için son derece elverişli iklim ve floraya sahip olan Ordu, arıcılıkta Türkiye’nin en önde gelen illerinden biridir.  Yaklaşık 5.000 ailenin 487.214 kovan ile arıcılık yaptığı ilimiz, yıllık ortalama 10 bin ton bal üretimi ile Türkiye bal üretiminde ilk sıralarda yer almaktadır.

2012 yılında ilimiz, Türkiye bal üretiminin % 12,85’ini karşılamıştır.. Ordu’nun balıkçılık potansiyeli, Türkiye ve Karadeniz balıkçılığı içerisinde önemli bir yer teşkil etmektedir. İlimizin bir sahil kenti olması ve merkez ilçe ile birlikte 4 ilçesinin deniz kenarında bulunması nedeniyle, balıkçılık ilimiz ekonomisinde önemli bir yer tutmaktadır. İlimizde su ürünleri yetiştiriciliği yapan 36 adet işletme bulunmaktadır. Bu işletmelerin 29 adedi tatlı sularda olup tümünde alabalık üretimi yapılmaktadır. Bunların toplam üretim kapasitesi ortalama 200 ton/yıldır.  Denizde bulunan 7 adet işletmede ise alabalık ve levrek balığı üretimi yapılmaktadır. Bu işletmelerin toplam üretimi ise ortalama 1.200 ton/yıldır.


Ekonomik Yapı

1991-2001 döneminde Ordu GSYİH’sının Türkiye GSYİH’sı içindeki payı yıllık ortalama % 0,6 düzeyinde gerçekleşmiştir. 2001 yılında cari fiyatlarla 1 katrilyon 147 trilyon 500 milyar TL. GSYİH gelirine sahip olan İlimiz, Türkiye GSYİH’sı içinde % 0,6 paya sahip olmuştur. Ordu GSYİH’sının ekonomik yapıyı oluşturan 3 ana sektör (tarım, sanayi, hizmet) itibariyle dağılımına bakıldığında ilimizin tarım ve hizmet sektörü ağırlıklı bir ekonomik yapıya sahip olduğu görülmektedir.  İlimizde tarım faaliyetleri sahil şeridinde fındık, kivi ve mısır üretimi ile balıkçılık, iç kesimlerde ise hayvancılık ile tarla ürünleri ve yem bitkileri üretimi üzerinde yoğunlaşmıştır.  111.583 çiftçi sayısı ile Türkiye’de en çok kayıtlı çiftçinin bulunduğu il olan Ordu’da arazi yapısının ve iklim koşullarının tarla ve sebze tarımına uygun olmaması, fındığı başlıca geçim kaynağı durumuna getirmiştir.


Çambaşı Kayak Merkezi

Ordu İlçeleri

Ulubey : ULUBEY Kuruluş Yılı : 1958 Nüfusu : 16.999 (İlçe Merkezi Nüfusu:5.290) Yüz Ölçümü : 262 Km2 Belediye Sayısı : 1 Köy Sayısı : 35 BELEDİYE Ulubey Belediyesi TARİHÇE Ulubey İlçesi’ nin tarihi, Ordu İli ile Gölköy İlçesi’ nin tarihleriyle müşterek yaşanılmış olduğundan, bu ilçenin tarihini tek başına ifade etmek mümkün değildir. Çünkü Ulubey tarihi Ordu ve Gölköy tarihi ile aynı tarihi akış içinde seyretmiştir. Ulubey ilk önce, şimdiki Ulubey’in güneyinde bulunan Bahaettin köyünde kurulmuştur. Kuruluş tarihi kesin olarak bilinmemektedir. Belde sakinlerinin, Gölköy’ün Şimşirlik köyünde çıkan Taun (Veba) hastalığı dolayısıyla Gölköy’den Ulubey’e göç ederek geldikleri söylenir. 1884 tarihinde, yani Ordu Sivas yolu açılana kadar Bahaettin köyü yerleşme merkezi iken, köy yeni açılan yolun kıyısına nakledilmiştir. Bahaettin’ e ilk defa gelenler Türk Beylerinden Uluğ Bey isminde bir oymak beyinin yönetiminde geldiklerinden, yeni kurulan beldeye bu beyin ismine izafeten Ulubey adı verildiği söylenir. Ulubey İlçesi, çevresiyle birlikte Perslerin, Büyük İskender’ in Selevkilerin, Romalıların, Bizanslıların, Pont ve Rum Krallıklarının egemenlikleri altında yaşamıştır. Beylikler devrini müteakip Osmanlı İmparatorluğu’ nun idaresi altına girmiştir. Cumhuriyetin ilanına kadar küçük bir bucak durumunda olan Ulubey, zamanla gelişmiş, Ordu Merkezi’ne bağlı bucak iken 1.4.1958 tarihinde ilçe haline getirilmiştir. COĞRAFİ DURUM Ordu-Sivas kara yolu üzerinde ve Canik daglari yamacında kurulmuş olan Ulubey ilçesi 256 km2 lik idari sınıra sahiptir. 586 m. Yükseklikte yer alan ilçe kuzey batıda Perşembe, batıda Gürgentepe, güneyde Mesudiye,Güney batida Gölköy,Güney doguda Kabadüz ilçeleriyle komsudur.Daglik bir yapiya sahip olan ilçede Karadeniz ikliminin bir uzantisi olan ve her mevsim yagisli olmakla beraber yagislarin kis mevsiminde kar, yaz mevsiminde ise yagmur seklinde düstügü bir iklim görülmektedir.Uygun iklim ve yagis kosullarina bagli olarak bitki örtüsü tarima uygun alanlarda findik,tarim disi alanlarda ise yörenin asil bitki toplulugunu olusturan genis yaprakli karma ormanlardir.Akarsu aginin fazla zengin olmadigi ilçede melet irmagi ve bu irmagin kolu olan Sarpdere disinda önemli bir akarsu yoktur. GEZİLECEK YERLER/ SAYACABAŞI MESİRE YERİ: Ordu – Sivas karayolu üzerinde Ulubey ilçe sınırlarındadır. Ulubey ilçesine 7 km. mesafede bulunan mesire yeri restaurant , dağ evi ve ihtiyaçların karşılanabileceği mekanlar bulunmaktadır. OHTAMIŞ ŞELALESİ: Ulubey ilçesine bağlı Ohtamış köyünde bulunan bir şelaledir. Karadeniz’in en büyük şelalesidir. 30m. Yüksekliğindedir.KÜPKAYA KANYONU: Ulubey ilçemiz Kardeşler köyündeki Küpkaya Kanyonu, Ordu ilinin en güzel kanyonudur. Manzarası dillerden düşmez. Yakınındaki Kovanlık düzü piknik için çok elverişlidir. Kanyon, balık tutmak, yüzmek ve kano sporu yapmak isteyenler için ideal bir doğa köşesidir. KÜLTÜR VARLIKLARI LİSTESİ: Ulubey ilçemizde toplam 8 adet Tescilli Kültür Varlığı bulunmaktadır. Bunlar; Çeşme: 3 adet, Köprü ve Ayakları : 3 adet, Kaya Mezarı: 1 adet, Mescit: 1 adet dir. ULAŞIM: Ordu – Ulubey arası 22 Km dir. Ulaşım asfalt yolla sağlanmaktadır.

Korgan : KORGAN Kuruluş Yılı :1960 Nüfusu :33.000 (İlçe Merkezi:12.814 ) Yüz Ölçümü :206 Km2 Belediye Sayısı :5 Köy Sayısı:17 BELEDİYELER 1-Çamlı Belediyesi 2-Çayırkent Belediyesi 3-Çiftlik Belediyesi 4-Tepealan Belediyesi TARİHÇESİ Bölgenin ilk egemen halkı Halip (Kalip) ,Kolk ve Kokurlardır. Kalipler ve Mitridatlar en kuvvetli çağlarında demir madenleri işletiyorlardı. Korgan ‘ da Tatarcık köyü sınırları içersinde bulunan ve halen de yine maden ormanı adı ile anılan mıntıkada ve yine Korgan ‘ in bazı yaylalarında ve özellikle Yalman civarında demir cüruflarına, işletilmiş maden yataklarının izlerinin bulunması, Koliplerin ve Mitridatların bu yerlerde M.Ö. 12 yy’ da buralarda yaşadıklarını göstermektedir. M.Ö. 584 555 yılında Perslerin Korgan bölgesinde yaşadıkları da bilinmektedir. Persler devrinde l. Daryus ‘ un ( M.Ö. 522 485 ) bu toprakları idare edebilmek için Satraplıklara ayırdığı ve dört adet birinci derecedeki satraplıktan biri olan Pont Kapadokyası Korgan topraklarını içine almış oluyordu. M.Ö. 331 tarihinde Pers Devleti tarih sahnesinden iskender’ in Orduları tarafından silindi. Pont ve Roma hakimiyetleri döneminden sonra Danişmend Gazi’nin orduları Korgan topraklarına girmişler ve 1083 tarihinde buraları ele geçirmişlerdir. Anadolu ‘ ya gelen Oğuz Boylan’ndan birçok topluluklar, Korgan bölgesinde yerleşmişlerdi.1860-65 ‘ te Canik Sancağı’na, 1866 71 ‘ de ise Ünye Sancağı’ na bağlı bir kazadır. 1882 ‘ de ise Fatsa kazasına bağlı bir nahiye merkezi olmuştur. 1928 ‘ de ise Fatsa ‘ ya bağlı bir Köy olmuştur. Korgan, Fatsa’ nın bir bucağı olarak yıllarca varlığını devam ettirdikten sonra 01 Haziran 1958 tarihinde Belediye, 01 Nisan 1960 Cuma günü Kaza yapılarak İlçe merkezi haline getirilmiştir. COĞRAFİ YAPISI Orta Karadeniz birinci sıra canik dağları üzerinde sahilden 37 km içeride ve 760 metre rakım yükseklikte kurulmuş bulunan İlçemizin yüz ölçümü 206 kilometre karedir. Kuzeyde Fatsa Güneyde Niksar, Doğuda Aybastı ve Batıda Kumru ilçeleri ile komşu olan ilçemiz Doğuda Keş Deresi, Batıda Fizme Deresi diye bilinen iki dere arasında yükselen tepe üzerine kurulmuştur.Korgan, ılıman iklime sahiptir. Kışları ılık, yazları ise serin geçer. Hemen her mevsimin yağışlı geçmesi özel bir iklimin hüküm sürmesini sağlar. Bitki Örtüsü: İlçemiz yaz ve kış yemyeşildir. Kıyılarının ılık ve bol yağışlı olması, bitki örtüsünün zengin olmasını temin etmektedir. İlçemiz 1500 m yüksekliğe kadar meyve ağaçları, ormanlar ve fundalıklarla kaplıdır. Geniş fındık bahçeleri yanında incir, mandalina, portakal ve limon gibi meyvelerle mersin ve defne ağaçları oldukça çoktur.Yetiştirilen başlıca tarımsal ürünler fındık, patates ve mısırdır. Az miktarda da arpa, buğday, fasulye yetiştirilir. Bunun yanında meyve ve sebze de yetiştirilmektedir GEZİLECEK YERLER / İTENİÇİ GEZİ VE PİKNİK YERİ Korgan ilçesine 25 km. mesafededir. İteniçi mevkiinde gürgen ağaçları içerisinde nefis bir dinlenme ve piknik alanıdır. Piknik alanının yanında bulunan ve yaz-kış aynı soğukluğunu muhafaza eden su buraya ayrı bir özellik ve güzellik vermektedir.Oturma grupları,ihtiyaç yerleri mevcuttur.Her türlü motorlu araç ile ulaşım sağlanabilmektedir. KORGAN YAYLALARI ve OBALARI Korgan ilçesine 25 km. mesafede bulunan Korgan Yaylası’nın görülmeye değer obaları mevcuttur. Her yıl Temmuz ayı içinde yayla şenlikleri yapılmaktadır. Yaylaya ulaşım düzgün stabilize yoldan sağlanmaktadır. Korgan ilçesinin belli başlı yaylaları; Armutalan Yaylası, Çayıralan Yaylası, Çobantepe Obası, Göltepesi Obası, Kürtünlü Obası, Eğricesu Obası, Düzdağ Obası, Turnalık Yaylası, Osmankolu Obası, Taşkesik,Obası, Tepealan Obası’dır. KORGAN İLÇESİ KÜLTÜR VARLIKLARI LİSTESİ Korgan ilçemizde 2 adet “Tescilli Kültür Varlığı” bulunmaktadır. 1-Budak Camii – Çiftlik Beldesi Merkez mahallesinde bulunmaktadır. 2-Cami-Yeşilalan Köyü,Orta Mahalle mevkiinde bulunmaktadır ULAŞIM: Korgan–Ordu arası 67 Km’dir. Korgan-Fatsa: 36 Km dir. Ulaşım asfalt yolla sağlanmaktadır.

Kabadüz : KABADÜZ Kuruluş Yılı: 1990 Nüfusu: 8.670 (İlçe Merkezi:3.080 ) Yüz Ölçümü: 340 Km2 Belediye Sayısı : 2 Köy Sayısı: 11 BELEDİYE 1-Yokuşdibi Belediyesi TARİHÇESİ İlçenin tarihi M.Ö.8.yüzyıla kadar dayanmaktadır. Bölgede yaşayan ilk topluluk TİBAREN ve KALİB (Halib) adlarındaki topluluklardır. Bilindiği kadarı ile Kalib’lerin demircilikle uğraştıkları, bölgedeki demir madenlerini işleterek geçimlerini sağladıkları, demircilikte ilerledikleri ve işlemiş oldukları demirleri kolayca satabilmek için sahile kadar indikleri rivayet edilmektedir. Kabadüz bölgesi tarihte birçok devletin ve beyliğin egemenliği altında kalmıştır. Kronolojik sıraya göre: • M.Ö.3. yüz yılda Pont Krallığı’nın • 1142-1172 yılları arası Danişmendliler’in • 1204-1300 yılları arası Trabzon Rum İmparatorluğu’nun • 1344-1421 yılları arası Hacı Emiroğulları Beyliği’nin 1421’den sonra da Osmanlı Devleti’nin egemenliği altında kalmıştır. Kabadüz bölgesi Fatih’in babası Sultan II. Murat tarafından 1421-1451 yılları arası Osmanlı topraklarına katılmıştır.Cumhuriyet Tarihi’nde: Kabadüz 1925 tarihine kadar Karakiraz Köyü’ne bağlı bir mahalle olarak kalmış, 1925’te Karakiraz Köyü’nden ayrılarak “Kabadüz Köyü” adını alarak köy olmuştur. 1931 yılının Mart ayında Ordu Merkez İlçesine bağlı tam teşkilatlı bir Bucak yapılmıştır.Kabadüz 30 Aralık 1987 tarihli Bakanlar Kurulu kararı ile, Başköy’ün de Kabadüz’e katılmasıyla 1989 tarihinden itibaren faaliyete geçmek üzere, belediye teşkilatına kavuşarak Kabadüz Belediyesi kurulmuştur. 20 Mayıs 1990 tarihli 20523 sayılı resmi gazetede yayınlanan 9 Mayıs 1990 tarih ve 3644 sayılı kanun ile ilçe haline getirilmiş ve “KABADÜZ İLÇESİ” adını almıştır. COĞRAFİ YAPISI Kabadüz ilçe merkezi, Ordu’nun 21 km güneyinde, Melet Irmağı’nın doğusundaki yayla topraklarının başladığı 600m. Rakımlı bir sırt üzerinde kurulmuştur. Doğusunda Giresun ilinin Piraziz ilçesi, batısında Ulubey ilçesi, kuzeyinde Gülyalı ve Ordu merkez ilçesi, güneyinde Mesudiye ilçesi bulunur. Kabadüz ilçe olarak 340 km2 yüzölçümüne ve Turnalıktan itibaren geniş yayla topraklarına sahiptir. Bölgenin yayla kısımlarında Karagöl Dağı eteklerine kadar üzerinde pek çok Oba’nın bulunduğu mera arazileriyle karşılaşılır. Ordu- Çambaşı yolunun uzunlamasına ortasından geçtiği Kabadüz, dar bir sırtta kurulduğu için ilçe ancak yol boyunca gelişebilmiştir. ÇAMBAŞI YAYLASI Karadeniz Bölgesi’nin en önemli yaylalarındandır. Hem yaz hem kış aylarında turizm için bulunmaz doğal güzellik ve özelliklere sahiptir. Deniz seviyesinden 1,850 m. yükseklikte olan yayla’nın ulaşımı, Ordu – Kabadüz – Çambaşı güzergahını oluşturan asfalt yol ile sağlanmaktadır. Modern iki otel ve restoran mevcuttur. Çarşısı, pazarı, piknik yerleri, lokantaları vardır. ÇAMBAŞI KAYAK MERKEZİ Kabadüz ilçe sınırları içerisinde bulunan turistik önem sahip Çambaşı Yaylası’nı Ordu’nun Turizm cazibe merkezlerinden biri haline getirmek amacıyla 2010 yılında Çambaşı Merkezi yapım çalışmaları başlatılmıştır. TESCİLLİ ÜRÜN: “Ordu Yayla Pancarı Turşusu” Tescillenmek üzere Türk Patent Enstitüsüne gönderilmiştir. KABADÜZ İLÇESİ KÜLTÜR VARLIKLARI LİSTESİ Kabadüz İlçemizde 3 adet Tescilli Kültür Varlığı bulunmaktadır. 1-Ahşap Köprü – Derinçay Köyü içersinde bulunmaktadır. 2- Çambaşı Mezarlığı – Yokuşdibi Beldesi , Çambaşı yayla merkezinde musakırık mevkiinde bulunmaktadır. 3-Oluklu Çeşme- Harami Köyü Oluklu Mah. bulunmaktadır. ULAŞIM Ordu – Kabadüz: 21 km , Yokuşdibi-Kabadüz: 17 km dir. Ulaşım asfalt yolla sağlanmaktadır.

Akkuş : AKKUŞ Kuruluş Yılı : 1954 Nüfusu : 31.106 (İlçe Merkezi Nüfusu: 7.073) Yüz Ölçümü : 662 Km2 Belediye Sayısı : 6 Köy Sayısı : 32 BELEDİYELER 1-Salman Belediyesi 2-Kızılelma Belediyesi 3-Akpınar Belediyesi 4-Çayıralan Belediyesi 5-Seferli Belediyesi TARİHÇESİ Akkuş ilçesinin adından söz edildiği dönem XIX. yüzyılın sonlarına rastlanmaktadır.1858-1892 yılları arasında, Sivas vilayetinin Samsun Sancağına bağlı “Karakuş” adıyla bir yerleşim merkezi olduğu bilinmektedir. Karakuş topraklarına ilk yerleşenlerin; Samsun ili ve sahil ilçeleri ile Tokat ilinde vuku bulan sıtma salgını sonucu, yüksek ve serin olan bu yerlere göçenler olduğu tahmin edilmektedir. 1402 yıllarında Sivas ilinde meydana gelen çatışma ve karmaşa sonucu yapılan göçler, kan davaları yüzünden kaçan aileler, Selçuklu, Anadolu Beylikleri ve Osmanlı dönemindeki savaş ve istilalar sırasında göç ederek gelen aileler kendilerine “Karakuş’u” mekan olarak seçmişlerdir. Akkuş ilçe olmadan önce 1892-1920 yılları arasında Karakuş bucağı olarak Samsun ilinin Ünye ilçesine bağlı kalmıştır.1920 yılında yürürlüğe giren 69 sayılı Kanunla Ordu’nun il olması üzerine Ünye ilçesi ile birlikte Ordu iline bağlanmıştır. Tarihinin akışı boyunca çeşitli kavimlerin,emir ve derebeylerin baskın ve istilalarına maruz kalan Karakuş, küçük bir yerleşim merkezi olmaktan ileriye gidememiştir. 1892 yıllarında bucak merkezi olması ile yavaş yavaş gelişmeye başlamış ve 62 yıl aradan sonra ilçe olmaya namzet duruma gelmiştir. 4 Mart 1954 yılında çıkarılan 6324 Sayılı Kanun ile “Akkuş” adı ile ilçe olmuştur.Ankara’ya giden heyet geri döndükten hemen sonra, Karakuş nahiyesi 4 Mart 1954 tarihinde çıkarılan 6324 sayılı Kanun ile AKKUŞ ilçesi olarak bugünkü adını alır. Akkuş İlçemiz Orta Karadeniz’in iç kısımlarında Canik Dağları üzerinde Argın Tepesi eteğinde kurulmuş olup, Doğusunda: Kumru, Batısında: Erbaa ve Niksar, Kuzeyinde: Terme, Salıpazarı, Ünye, Çaybaşı ve İkizce bulunur. Denizden yüksekliği 1340 mt’dir. Arazi engebeli bir yapıya sahiptir. İlçenin yüksek tepelerle çevrilidir. Bu tepeler orman ve çayırlarla kaplıdır. İklimi: İlçemizde kara iklimi daha ağır basmaktadır. Genellikle her mevsimde yağış kaydedilir. İlçemiz rakım olarak (1340 mt.) yüksekliğe sahip olduğundan senenin yaklaşık 6 ayı kar yağışlı geçer. Kışlar genellikle sert geçer. Bitki Örtüsü: İlçemizin genel yüzölçümünün % 46’sına tekabül eden ormanlık saha kayın (% 90), meşe, kızılağaç, sarıçam, orman gülü vb. değişik ağaç ve ağaççıklardan oluşmaktadır. Geri kalan kısmı ise çiftçilerimiz tarafından yetiştiriciliği yapılan değişik kültür bitkileri ile çayır-mera bitkilerinden oluşmaktadır. Bitki örtüsü rakıma (250-1600 m.) bağlı olarak değişiklik arz etmektedir. GEZİLECEK YERLER KERTİL ORMAN İÇİ DİNLENME YERİ Akkuş – Niksar karayolu üzerinde Akkuş’a 1,5 km mesafede, tamamen gürgen ağaçlarıyla kaplı, Ünye’den 70 km. uzaklıkta yaklaşık 1.400 metre yükseklikte bulunan mesire yeridir. Su, elektrik ve telefonu mevcuttur. ARGIN YAYLASI Akkuş – Niksar karayolu üzerinde Akkuş ilçe merkezine 3 km. mesafede bulunan yayla 1991 yılında Bakanlar Kurulu Kararı ile Turizm Merkezi ilan edilmiştir. Bozulmamış doğal yapısı ile görülmeye değer yaylalarımız arasındadır. Kayak turizmine elverişlidir. TESCİLLİ ÜRÜN: Akkuş Şeker Fasulyesi Türk Patent Enstitüsü tarafından tescil edilmiştir. AKKUŞ İLÇESİ KÜLTÜR VARLIKLARI LİSTESİ 1-“Derviş Mehmet Türbesi” Tuzak Köyü Mezarlığı içindedir. 2-Kayın Ağacı-Akkuş Damyeri Köyünde bulunmaktadır. ULAŞIM Ordu-Akkuş: 125 Km, Ünye–Akkuş: 70 Km olup ulaşım asfalt yolla sağlanmaktadır.

Ünye : ÜNYE Kuruluş Yılı : 1831 Nüfusu: 117.995 (İlçe Merkezi Nüfusu: 78.227) Yüz Ölçümü: 480 Km2 Belediye Sayısı :9 Köy Sayısı: 59 BELEDİYELER 1-Erenyurt Belediyesi 2-İnkur Belediyesi 3-Pelitliyatak Belediyesi 4-Tekkiraz Belediyesi 5-Yeşilkent Belediyesi 6-Yenikent Belediyesi 7-Fatih Belediyesi 8-Hanyanı Belediyesi TARİH ÖNCESİ DÖNEMDE ÜNYE ÇEVRESİ: Yapılan araştırmalarda Ünye çevresinin Anadolu’daki en eski yerleşim yerleri arasında olduğunu göstermiştir. 1944-45 yıllarında ve 1963 yılında Cevizdere vadisinde yapılan kazılar sonucu, bu yörede milattan önce Kazılarda yontma ve cilalı taş devirlerine ait aletler ve silahlarla toprak kapların yanı sıra, insan ve evcil hayvanlara ait iskelet parçaları da bulunmuştur. Araştırmalar esnasında bulunan çakmaktaşından bir el baltası, Alt Paleolitik döneme aittir ve Karadeniz kıyılarında elde edilen en eski buluntu olma özelliğini taşımaktadır. Ünye çevresinde milattan önce (MÖ) XV. Bin yıla kadar uzanan bir yerleşik hayat olduğu kesin olarak anlaşılmıştır. Ünye ilçemizin tarih boyunca geçtiği dönemler; TÜRK FETİHLERİNDEN ÖNCE ÜNYE, İLK TÜRK FETİHLERDEN OSMANLILARA KADAR ÜNYE , ANADOLU SELÇUKLULARI DÖNEMİ, BEYLİKLER DÖNEMİ ,OSMANLI DÖNEMİNDE ÜNYE, AYANLAR DÖNEMİ,SEFERBERLİK İSTİKLAL HARBİ VE CUMHURİYET DÖNEMİNDE ÜNYE COĞRAFYA: Ünye 41-09 Kuzey Paralelleri ile 37-88 Doğu Meridyenleri arasında, Ünye sahil şeridinde Fatsa ve Terme ilçelerine, içerde Akkuş, İkizce ve Çaybaşı ilçeleriyle komşudur. Eğimin sıfıra yaklaştığı bir yerde kurulmuştur ki bu onu Doğu Karadeniz den tümüyle ayırmaktadır.İklimi: Ünye ve civarında Karadeniz iklimi etkilidir. Her mevsim yağış almasından dolayı, bulutlu gün sayısı ile yıllık yağış miktarı fazladır. GEZİLECEK YERLER/ ÜNYE KALESİ: İlimiz Ünye ilçesinde Ünye – Niksar karayolunun 7. kilometresinde yolun solunda kalan, bir tepenin üzerinde kurulu, ilçenin 5 km. güney doğusunda, 2500 yıllık bir kaledir. Kale köyü sınırları içindedir. UZUNKUM PLAJI: Ünye ilçesine 3 km. mesafede bulunan Uzunkum Plajı üzerinde birçok otel, motel, pansiyon ve kamp alanları bulunmaktadır. ÜNYE MÜZE EV: Restorasyonu yapılan tarihi Ünye evi 16.yy Mimar Sinan’la başlayan Osmanlı mimarisini yansıtmaktadır. Geleneksel Türk Ahşap işçiliğinin tüm özelliklerini taşımaktadır. YUNUS EMRE TÜRBESİ; Şiirlerinde insan sevgisini ve barışı ön plana çıkaran büyük tasavvuf Şairi Yunus Emre’nin mezarı Ünye’dedir. İlçeye 2 km uzaklıkta, Kiraztepe mevkiinde bulunmaktadır. AYA NİKOLA; Halk arasında Ayanikola olarak bilinen, Ünye’nin kuzeybatısında, şehir çıkışında bulunan küçük bir yarımadadır. Üstünde, çevre duvarlarının kalıntıları ile kilise olduğu bilinen eski bir yapının kalıntıları vardır. ESKİ ÜNYE EVLERİ; Tipik Karadeniz mimarisinin en güzel örnekleri eski Ünye evleridir. Şehir merkezinde bulunan tarihi evlerden yaklaşık 80 tanesi günümüze kadar ayakta kalabilmiştir. KADILAR YOKUŞU; Osmanlı İmparatorluğu döneminde Ünye’den çok sayıda ünlü kadı (hakim) yetişmiş ve çoğunluğu bu kadılardan oluşan sakinlerinden dolayı bir sokağa “Kadılar Yokuşu” denilmiştir. KİLİSE; Ortayılmazlar Mahallesi sınırları içinde Yalı Mevkiindeki Kilise Kesme taştan yapılmış, çatısı kiremit örtülü, süsleme ve resim bulunmayan sade bir yapıdır.HAMAMLAR; İlçede şehir merkezinde biri faal 3 tane tarihi hamam vardır. Şehir merkezinde Saray Caddesinde bulunan Eski Hamam ve Bakırcılar Arastası arkasında bulunan Çifte Hamam kullanılmamaktadır. SARAY SURLARI; Cumhuriyet Meydanında Anıt çınarın önünden kuzeye giden yolun sol tarafında yükselen surlar bir saraya aittir.ANIT AĞAÇLAR; Ünye şehir merkezinde çok sayıda yaşlı çınar ağacı vardır. Bu ağaçlardan iki tanesi ise anıt ağaç statüsündedir. TESCİLLİ ÜRÜNLER: Ünye Taşı,Ünye Beyaz Bentoniti,Ünye Pidesi,Ünye Su Böreği,Ünye Köy Peyniri, Ünye BiberTuzu,tescillenmek üzere Türk Patent Enstitüsüne gönderilmiştir. KÜLTÜR VARLIKLARI LİSTESİ: Ünye ilçemizde toplam 108 adet Tescilli Kültür Varlığı bulunmaktadır. ULAŞIM: Ünye-Ordu : 55 km , Ünye-Fatsa : 23 km dir.

Gürgentepe : GÜRGENTEPE Kuruluş Yılı :1936 Nüfusu:15.275 (İlçe Merkezi: 7.336) Yüz Ölçümü : 221 Km2 Belediye Sayısı:3 Köy Sayısı :11 BELEDİYELER 1-Eskiköy Belediyesi 2-Işıktepe Belediyesi TARİHÇE Gürgentepe, Ordu-Sivas karayolunun 48.km’si üzerinde bulunan 1275 rakımlı mevkiinin adıdır. Gürgentepe uzun yıllar küçük bir yerleşim yeri olarak kalmıştır. Gürgentepe’nin tarihi gelişimi, Ordu-Sivas karayolunun açılmasıyla yakından ilgilidir. Bugünkü anayol, ticari kervanların Ordu-Sivas üzerinden Anadolu’ya daha rahat ulaşmasını sağlamak maksadıyla Osmanlı döneminde (Atlıyaya, Stabilize, şose yolu) 1885’de hizmete açılmıştır. Ancak bu yol, ormanlık, dağlık ve engebeli bir arazi üzerinde yer aldığı ve kışlan devamlı kar yağışlı geçtiğinden asayişsizlik sebebiyle II. Dünya Savaşı sonuna kadar pek kullanılmamıştır. Bu yıllarda Ordu- Ulubey- Sarpdere- Çatalarmut- Gölköy güzergahının kullanılmasına devam edilmiştir. Şehrin bugünkü bulunduğu yerde han varmış. Ordu-Sivas güzergahında kurulmuş bulunan bu han uzun yıllar konar-göçer ticaretçilerin dinlenme-konaklama ve alış¬veriş merkezi olarak hizmet vermiştir. 1940 ve 1950’li yıllarda küçük değişikliklerle yeniden yapılan yol, motorlu araçların karayolu taşımacılığına açılmıştır. “Hanyanı” ismi ile kısa zamanda gelişmeye başlayan bu küçük yerleşim birimi, civar köylerin ilgisiyle giderek panayır ve pazar yeri özelliği kazanmıştır. Bununla birlikte Akmescit köyü muhtarı Hamdi Yılmaz’ın gayretleriyle Cuma günleri tertip edilen güreşlere katılan kalabalıkların ilgisi, aynı zamanda bugünkü Hıdırellez geleneğinin daha canlı bir şekilde kutlanmasını yaygınlaştırmıştır. Bunu plansız ve imarsız yapılaşma faaliyetleriyle, devletin asayişi sağlamak için Karakol açması takip etmiştir. Bütün bu gelişmeler, buranın (Hanyanı) geleceğini olumlu yönde etkilemiştir. Yerleşim yeri, Ağızlar ve Akmescit köylerinin birleşmesiyle 7 Ağustos 1955 tarihinde Gölköy ilçesine bağlı bir belediye teşkilatı kurulmasıyla “Gürgentepe” ismini almıştır. COĞRAFYA Gürgentepe İlçesi, 40-41 derece kuzey enlemleri (parelelleri) ile 36-38 derece doğu boylamları (merdiyen)arasında yer alır . İl merkezine uzaklığı 48 km, olup, yüzölçümü 221 kilometrekaredir. Kilometrekare’ye 75 kişi düşer.Ordu-Sivas Karayolu güzergahında ve önemli bir geçit yerinde kurulmuştur. İle göre güneyde ve iç kesimde bulunur.Sarp ve dağlık bir arazi yapısına sahiptir.Doğudan Ulubey,batıdan Çatalpınar,kuzeyden Perşembe ve Fatsa,Güneyden Gölköy,Kuzeybatıdan Çamaş güneybatıdan Kabataş ilçeleriyle çevrili olan Gürgentepe, Canik dağları ile Giresun Dağları’nın kesişim noktası üzerindedir. İlçe merkezinin rakımı 1275 metredir. İlçe Karadeniz’e yakın olmasına karşılık, Karadeniz Dağları’nın sahilden itibaren birdenbire yükselmesi sebebiyle engebeli bir arazi yapısı hakimdir. Genelde arazinin bütün yönlerden ilçe’nin kurulu olduğu merkeze doğru yükseldiği dikkati çeker. Bu yönüyle Ordu ili’ne bağlı ilçeler arasında farklılık gösterir. GEZİLECEK YERLER DİKENLİCE KAYA MEZARLARI İlimiz Gürgentepe ilçesi Dikenlice Köyü’nde bulunur. Kayalıklara oyulmuş 8 adet kaya mezarı bulunmaktadır. Mezarlar tek odalı olup içerisinde ölünün konulduğu sekiler vardır. GÜRGENTEPE KÜLTÜR VARLIKLARI LİSTESİ 1- Gürgentepe İlçemiz Dikenlicede Kuzgunkayası Mağarayanı mevkiinde 5 adet tescilli kaya mezarı bulunmaktadır. 2-Gürgentepe İlçemiz Dikenlicede Şimşirtepe mevkiinde 10 adet tescilli kaya mezarı bulunmaktadır. ULAŞIM Ordu – Gürgentepe arası 50 Km dir. Gürgentepe-Gölköy arası 13 Km dir.Ulaşım asfalt yolla sağlanmaktadır

Gülyalı : GÜLYALI Kuruluş Yılı : 1987 Nüfusu : 7.957 (İlçe Merkezi Nüfusu: 3.383) Yüz Ölçümü : 112 km² Belediye Sayısı : 1 Köy Sayısı : 6 BELEDİYELER Gülyalı Belediyesi GENEL BİLGİ Ordu-Giresun karayolu üzerinde olan ilçemiz, Ordu’ya 16 Km. mesafede olup 112 Km2 yüzölçümüne sahiptir. 6 Köy ve 5 Mahalleden oluşmaktadır. Halkın gelir kaynağının büyük bir kısmını fındık oluşturmaktadır. Son yıllarda kivide dikimi yapılmaktadır. Balıkçılıkta gelir kaynaklarından birini oluşturmaktadır. Gülyalı; denizi, doğal plajları ve güzellikleriyle önemli bir turizm potansiyeline sahiptir. Fakat ekonomik ve ticari yönden yeterince bir gelişme sağlanamadığından dolayı, bu potansiyelini yeterince kullanamamaktadır. Yapımı devam eden “ORDU-GİRESUN HAVAALANI” denizin üzerinde bulunan Türkiye’de ilk, dünyada 3. havaalanıdır. 2014 yılında hizmete açılması planlanmaktadır. TARİHÇE Halkın çoğunluğunu Türkmen(Çepniler) oluşturur. Geçim kaynağı ağırlıklı olarak fındıkçılık ve balıkçılık olup süt ve besi hayvancılığı ile turizm yatırımları ön plana çıkmaktadır. Ordu ilinde mavi bayraklı plajlarına sahip nadir yerlerden biridir. Çevre nüfusunun artması, yerleşim alanlarının genişlemesi hizmetlerin en iyi şekilde olması amacı ile beldede 1971 yılında belediye kurulması için gerekle müracaatlar yapılmış ancak “ABULHAYIR” adının Arapça olduğu gerekçesiyle kabul edilmemiş. Bunun üzerine “ABULHAYIR adı “KIYI” anlamına gelen “YALI” ile “GÜL” kelimelerinin birleşmesi ile “GÜLYALI” olarak şekil aldıktan sonra tekrar yapılan müracaatlar üzerine 29.02.1972 tarih ve 10645 sayılı kararname ile Alibey ve Eski Sayaca köylerinin birleşmesi ile Gülyalı Belediyesi kurulmuştur. İKLİMİ: İlçemiz İklim yönünden Karadeniz’in tipik özelliklerini gösterir. Yüksek olmayan dağlar denize paralel uzanmakta olup, en önemli tepeleri Gökhasan, Taaruz, Tüylak tepeleridir. İlçemizin yüzölçümü 112 km2 olup, toprakları iç kısımlara doğru daralarak bir üçgeni andırır. İlçemizin Turnasuyu, Değirmendere, Hoşköy, Fasılcık,Divani dereleri ile Piraziz İlçesine sınırından Abdal Deresi önemli akarsuları olarak göze çarpar. GEZİLECEK YERLER MAVİ DÜNYA PLAJ RESTAURANT /ÇADIR KAMPI Gülyalı ilçesi Tepealtı mevkiinde bulunan Mavi Dünya Plaj işletmesi iki restaurant,soyunma kabinleri, kamelyaları ile hem yazın hem de kışın hizmet vermektedir. Kestane Köyü’ndeki iki kemer köprü, bir taş çeşme ve cami ilçenin zenginliklerindendir. OTANTİK HALK PLAJI Gülyalı ilçesi Tepealtı mevkiinde Tepealtı mevkiinde bulunan Otantik Halk Plajı işletmesi restaurant, kafeterya, soyunma kabinleri ve kamelyaları ile hizmet vermektedir. GÜLYALI İLÇESİ KÜLTÜR VARLIKLARI LİSTESİ 1-Çeşme, Kestane Köyünde bulunmaktadır 2-Dayınlı Köprüsü,Kestane Köyü Merkez Mah. bulunmaktadır. 3-Değirmenyanı Köprüsü, Kestane Köyünde bulunmaktadır. 4-Çeşme, Ayrılık Köyü Köşeli Mah. bulunmaktadır. 5-Merkez Camii, Kestane Köyü Merkez Mah. bulunmaktadır. 6-Meşe Ağacı, Turnasuyu Köyünde bulunmaktadır. 7-Köprü, Kestane Köyü Hasanlı Mah. bulunmaktadır. ULAŞIM Ordu-Trabzon Karayolu istikametinde, Ordu– Gülyalı:12 km, Gülyalı-Giresun: 32 km dir. Ordu-Giresun Havaalanı inşaatı 2014 yılında tamamlandığında burada hizmet verecektir.

Aybastı : AYBASTI Kuruluş Yılı : 1957 Nüfusu : 24.852 (İlçe Merkezi Nüfusu: 13.885) Yüz Ölçümü : 241 Km2 Belediye Sayısı : 4 Köy Sayısı : 10 BELEDİYELER 1-Alacalar Belediyesi 2-Çakırlı Belediyesi 3-Pelitözü Belediyesi GENEL BİLGİLER Karadeniz’e paralel olarak uzanan Canik Dağları’nın Kuzey Yamaçlarında Bolaman Irmağı’nın sol kolu üzerinde (Yöresel adı Ağuderya olan) kurulmuş olan Aybastı Karadeniz’e 50 Km uzaklıkta 730 metre yükseklikte cennet bir şehirdir. Kuzey’den Kabataş, Güney’den Reşadiye, Doğu’dan Gölköy , Mesudiye Batı’dan Korgan ilçeleriyle çevrilidir. Bütün komşu ilçelere işlek yollarla bağlıdır. Sosyal Etkinler; Her yıl Temmuz ayı içinde yayla şenlikleri yapılmaktadır. Şenliklerde çeşitli yarışmalar, folklor gösterileri, konserler, sosyal ve kültürel etkinlikler, güreş müsabakaları, at yarışları, etkinlikler düzenlenmektedir. Yayla yolunun büyük kısmı asfalt, kalanı stabilize yoldur. Yorgunluk atmak, piknik yapmak, safari, yamaç paraşütü için idealdir. Yaylada aynı zamanda, eşsiz güzelliğe sahip tabiat harikaları, tarihi eserler ve alanlar mevcuttur. Kümbetler, Çiseli Şelalesi, Karga Tepesi bunlara örnektir. Tarım Ürünleri; İlçede fındık, patates ve mısır yetiştirilmektedir, ilçede alabalık tesisleri mevcuttur. Aybastı, tarihsel kalıntılar açısından zengin bir ilçedir. Karaçalı kilisesi, sefalık köyü haman kalıntıları, Şeyh Hasan Kümbet Evliyası, Türbeleri ve ziyaret yerleriyle Perşembe yaylası görülmeye değer yerlerdir. Temmuz ayının son haftasında düzenlenen geleneksel yayla şenlikleri, turizm açısından dikkate değerdir. ilçemiz 1945 yılında ilçe olan Gölköy’e bağlı bir nahiye olarak bağlanmış, şehrin hızla gelişmesi sonucu 1957 yılında ilçe olma hazırlıkları başlatılmış, 1959 ‘da da ilçe olmuştur. Bu yıllarda Belediye Teşkilatı geliştirilmiş sonra İbrahim Gökalioğlu ilk Belediye Başkanı seçilmiştir. Daha sonraki yıllarda kurulan Esenli Köyü Kalkınma Kooperatifi sayesinde ilçemizden Almanya’ya çok sayıda işçi gönderilerek ilçemizin yaşam düzeyi geliştirilmiştir. GEZİLECEK YERLER / PERŞEMBE YAYLASI: Bulunduğumuz coğrafik kıtada bir benzeri bulunmayan Perşembe Yaylası Menderesleri’nin bir dünya mirası olarak korunması amacıyla tescil işlemleri son aşamadadır. 1991 yılında Bakanlar Kurulu Kararı ile Turizm Merkezi ilan edilmiştir. Aybastı ilçemize 17 km. mesafede bulunur. Rakımı yaklaşık 1.500 m. civarındadır. Her yıl Temmuz ayı içinde yayla şenlikleri yapılmaktadır. Şenliklerde çeşitli yarışmalar, folklor gösterileri, konserler, sosyal ve kültürel etkinlikler, güreş müsabakaları, at yarışları vb. etkinlikler düzenlenmektedir. Yayla yolunun büyük kısmı asfalt, kalanı stabilize yoldur. Yorgunluk atmak, piknik yapmak, safari, yamaç paraşütü için idealdir. Yaylada aynı zamanda, eşsiz güzelliğe sahip tabiat harikaları, tarihi eserler ve alanlar mevcuttur. Kümbetler, Çiseli Şelalesi, Karga Tepesi bunlara örnektir. TOYGAR – KABAKTEPE YAYLASI: Turizm merkezlerimizden biridir. Toygar gürgen ağaçlarının bulunduğu güzel bir ormandır. TESCİLLİ ÜRÜN : Aybastı Peyniri “Türk Patent Enstitüsü” tarafından tescil işlemleri devam etmektedir. AYBASTI İLÇESİ KÜLTÜR VARLIKLARI LİSTESİ 1- II.Derece Arkeolojik Sit Alanı / Alacalar Beldesi, Alacalar Deresi, Karanlık Dere mevkiinde yer almaktadır. 2- Kaya Mezarı / Aybastı, Esenli Mahallesinde mağara tepede bulunmaktadır. 3- Perşembe Yayla Camii-Perşembe Yaylası Esenli Mah. bulunmaktadır. 4- 5-6-7-8-9-Konut – Aybastı İlçesi Esenli Mah. toplam 6 adet tescilli konut bulunmaktadır. 10-Konut – Aybastı ilçesi Karamanlı Mah. bulunmaktadır. ULAŞIM Aybastı–Ordu: 94 Km, Aybastı–Fatsa: 39 Km

Mesudiye : MESUDİYE Kuruluş Yılı : 1858 Nüfusu: 18.805 (İlçe Merkezi Nüfusu: 3804) Yüz Ölçümü : 1.180 Km2 Belediye Sayısı : 4 Köy Sayısı : 57 BELEDİYELER 1-Üçyol Belediyesi 2-Topçam Belediyesi 3-Yeşilce Belediyesi TARİHÇESİ Bugünkü ilçe sınırları içinde yer alan Musalı Köyü’nün batısında Meletios adlı eski bir yerleşme vardır. Ayrıca, Kale Köyü yakınlarında Danişmentliler Dönemi’nden kalma mezar taşları ve yine kent yakınlarında bir Bizans şato kalıntısı bulunmaktadır. Bu süre Rum Pontos İmparatorluğu’nun yönetimi altında kalan Mesudiye, daha sonra Hacı Emiroğulları’nın üstünlüğünü tamdı. Bazı belgelere göre, Hacı Emir Bey’in malikanesi Mesudiyesi İlçesi’nin Eskidir Köyü içinde bulunmaktaydı. 1461’de Osmanlılar’a geçen kent, bu dönemde Karahisar-ı Şarki Kazası (na bağlı Milas adı altında bir nahiye merkeziydi. XIX. yy. Karahisar-ı Şarki Sivas Vilayeti’ne bağlı bir sancak merkezi olunca, Milas adıyla da anılan kent, 1891’de II. Abdülhamid’e atfen Hamidiye adını aldı. II. Meşrutiyet’in ilanından sonra Mesudiye adını alan kaza, 20 Mayıs 1933’te Şarkikarahisar’ın Sivas İli’ne katılmasıyla, Şarkikarahisar’dan ayrılarak Ordu’ya bağlandı. COĞRAFİ YAPISI İlçenin Konumu Coğrafyası ve İklimi Mesudiye İlçesi, denizden 115 km içerde ve ortalama 1350 metre yükseklikte bir yerleşim yeridir. Şehir Merkezinin rakımı 1050 m’dir. Doğusunda Şebinkarahisar ve Kabadüz, Kuzeyinde Ulubey, Kuzeybatısında Gölköy ve Reşadiye, Güneyinde ise Koyulhisar ilçesi yer almaktadır. Mesudiye İlçesi Aşırı Kırık ve Engebeli Arazilerden Oluşan 1180 km² Toprağa sahiptir. İklimi: İlçede soğuk ve özellikle kış ayarında bol yağışlı bir iklim hakimdir. GEZİLECEK YERLER KALEKÖY KALESİ Mesudiye ilçesine 6 km. mesafede bulunan Kaleköy sınırlarında bulunur. Üç kümbet kalıntısı ve kaya mezarları vardır. 14. yüzyılda yapıldığı bilinmekte olup, eski mezar taşları mevcuttur. Büyük sur duvarları, kümbet kalıntıları ve tarihi mezarlardan oluşan kalıntılar bulunmaktadır. MESUDİYE KÜLTÜR MERKEZİ (ESKİ KİLİSE) Mesudiye ilçesi Kışla mahallesinde yer almaktadır. Kültür Merkezinin (Kilisenin) girişi düzgün ve işlenmiş renkli kesme taşlarla vurgulanmıştır. İç mekan üç nefli olarak düzenlenmiştir. Tescilli olan kilisenin restorasyonu tamamlanarak,Kültür Merkezi olarak hizmete açılmıştır. KÜLTÜR VARLIKLARI LİSTESİ: Mesudiye ilçemizde 36 adet Tescilli Kültür Varlığı bulunmaktadır.Bunlardan Konut: 16 adet, Kilise: 5 adet, Arkeolojik Sit Alanı:2 adet, Çeşme: 1 adet,Camii ve Hazire: 2 adet, Höyük:1 adet,Kale: 2 adet,Kaya Mezarı: 2 adet, Konak:1 adet, Türbe: 3 adet dir. ULAŞIM: Ordu-Mesudiye arası: 114 km, Mesudiye-Gölköy arası: 51 km, Mesudiye-Gürgentepe: 64 km dir.

Fatsa : FATSA Kuruluş Yılı :1876 Nüfusu :107.031 (İlçe Merkez Nufusu: 74.602) Yüz Ölçümü :195 km2, Belediye Sayısı :9, Köy Sayısı:59 BELEDİYELER 1-Bolaman Belediyesi 2-Hatipli Belediyesi 3-Ilıca Belediyesi 4-Yalıköy Belediyesi 5-İslamdağ Belediyesi 6-Geyikçeli Belediyesi 7-Kösebucağı Belediyesi 8-Aslancami Belediyesi TARİHÇESİ M.Ö. 400 yılında Fatsa ve Çevresinde “KOLHLAR, DRILLER, HALİPLER, MOSSİNOİKLER ve TİBARENLER” gibi Yunan asıllı olmayan yerli kabileler yaşamışlardır. M.Ö. 675’lerden itibaren sırası ile “KIMMERLER, PERSLER ( M.Ö. 547 ), MAKEDONYALI İSKENDER ( M.Ö. 334 ) ve komutanları ( M.Ö. 312 – 208 )” Fatsa ve çevresine hakim olmuştur. Fatsa’ da İlk Çağ dönemlerinden en dikkat çekeni ise PONTUS devridir.( M.Ö. 280 -M.S. 263). Fatsa’ nın tarih sahnesinde önemli bir yer alması miladi 1.yy’da başlar.Türklerin Fatsa yöresine kesin olarak yerleşmelerini Malazgirt ( 1071 ) sonrası Akınlar sağlamıştır. Danışmet Gazi’ nin beylerinden SEVLİ Bey, Ladik taraflarından harekete geçerek az zamanda Samsun, Ünye, Fatsa ve Giresun taraflarını elde edip Trabzon’ a kadar ilerlemeyi başarmıştır.Osmanlı Dönemi (1427-1922) Fatsa idari olarak Canik Sancağına bağlıdır. Osmanlı kayıtlarında Fatsa yöresinin adı “Satılmış – ı Mezid Bey” veya “Nahiye-i Satılmış-ı Ferid Bey” dir. 15 yy kayıtlarında Nahiye statüsündeki Satılmış, 16 . ve 17 . yy kayıtlarında kaza olarak geçmektedir.Fatsa 4 Aralık 1920 ‘ de Ordu’ya bağlı bir Kaza olmuştur. COĞRAFİ KONUM Fatsa 41 ‘ kuzey paraleli ile 37-38 ‘ doğu meridyenleri üzerinde yer almaktadır. Doğusunda Perşembe, Batısında Ünye,Güneyinde Korgan, Çamaş, Çatalpınar ve Kumru İlçeleri Kuzeyinde ise Karadeniz yer almaktadır. İklim :Tipik Karadeniz iklimi hakim olup, kışlar ılık geçer, Yaz aylarında bunaltıcı sıcaklar olmaz. Isı farkları azdır. GEZİLECEK YERLER/YEŞİL, MAVİ, BİR DE TARİHİN RENGİ Bilinir,Karadeniz’in incisi çoktur.Ama Fatsa bunların irilerinden birisi.Kimmerler, Persler, Büyük İskender, Pontus egemenliği, Roma- Bizans, Peçenek ve Kuman Türkleri, Osmanlı ve Cumhuriyet… Fatsa insanlık tarihinin önemli bir bölümünü tek başına anlatabilen bir coğrafya. Anadolu tarihinin Ege ve Akdeniz’de ortaya çıkarılan antik kentlerden ibaret ol- madığının yaşayan kanıtı. Fatsa’ya gelin; Gaga Gölü’nü Cıngırt Kalesini görün.GAGA GÖLÜ Fatsa ilçesinin 10 km. güneyinde Fatsa – Aybastı karayolu üzerinde 80 dönümlük bir alanı kaplamaktadır. Dinlenme ve mesire alanıdır, gölde balık bulunmaktadır. 1. ve 3. derecede doğal SİT alanıdır. BOLAMAN KALESİ VE HAZİNEDAROĞLU KONAĞI Fatsa ilçesi Bolaman beldesinde denize doğru hafifçe sokulan burun üzerinde, zincirleme bir şekilde inşa edilmiş kaledir. Gözetleme ve karakol görevi için iç ve dış olmak üzere iki bölümden oluşmuştur. İç kale kalenin batı ucunda yer almakta, çok yüksek duvarlardan oluşmuş, kesme taşlar kullanılmıştır. KABAKDAĞ KÖYÜ:Fatsa’ya 9 km. mesafededir. Organik tarımla beraber eko turizm çalışması olan tek köydür. 1877 Osmanlı – Rus savaşından sonra Batum civarından göç edenler tarafından kurulan köyde 180 hane kayıtlıdır. 20 ev tescillidir. CINGIRT KALESİ : Yapraklı köyü sınırları içerisinde yer alan ‘’Cıngırt Kalesi‘’ Fatsa’ya 5 km. mesafe- Yapılan litreratür çalışmaları , M.Ö. 301-63 yılları arasında tek ya da çok sayıda kayaya oyulmuş tünel şeklinde , güvenli olarak suya ulaşabilen basamaklı tünellerin, bu tip kale yerleşmeleri için karakteristik olduğunu göstermektedir.1.Derece arkeolojik sit alanıdır. TESCİLLİ ÜRÜN:Fatsa Yalıköy Köftesi Türk Patent Enstitüsü tarafından tescillenmiştir. TESCİLLİ KÜLTÜR VARLIKLARI LİSTESİ : Fatsa ilçemizde 38 adet tescilli 43 adet Tescilli Kültür Varlığı mevcuttur. ORDU merkeze uzaklığımız:39 km,SAMSUN iline uzaklığımız:112 km dir.Trabzon ve Çarşamba havalimanı’ndan Fatsa’ya ulaşılabilmektedir.

Kumru : KUMRU Kuruluş Yılı :1961 Nüfusu : 31.847 (İlçe Merkezi:12.847 ) Yüz Ölçümü : 344 Km2 Belediye Sayısı :3 Köy Sayısı : 30 BELEDİYELER 1-Yukarı Damlalı Belediyesi 2-Fizme Belediyesi TARİHÇESİ Kumru ilçesi çağlar boyunca kavimlerin yaşadığı bir bölgedir. Tarihi M.Ö. 584-555 yıllarından Pers imparatorluğuna dayanmaktadır. Pont Krallığı hakimiyetine girmiştir. Pont Krallığı üç aşıra yakın bu bölgede hakimiyet kurmuştur. M.S. 391-395 yıllarında bu bölge Doğu Roma imparatorluğu’nun hakimiyetine girmiştir. M.S. 391-395 yıllarında Orta Asya’dan büyük göçler halinde gelen Peçenek ve Kuman Türkleri Kumru topraklarında uzun süre kalmış yörenin Türkleşmesinde büyük ol oynamışlardır. Yöremize güçlü bir Türk hakimiyeti 1095-1175 tarihinde Danişmentliler tarafından sağlanmıştır. Danişmend Ahmet Gazinin ölümü ile yöre kısa süreli de olsa Bizanslılar tarafından işgal edilmişi 178 yılında Selçuklu sultanı 2.Kılıçarslan tarafından Selçuklu topraklarına katılmıştır. Selçuklu Devletinin Kösedağ savaşından sonra gücünü kaybetmesi üzerine bu topraklarda birçok beylikler oluşmuş. Sırasıyla 1327-1380 yılları arasında Eratna Beyliğine, ondan sonra Kadı Burhanettin in idaresine daha sonra1389 da Hacı Emiroğlullarının hakimiyetine girmiştir. 1398 yılında Yıldırım Bayazit ‘in Samsun ve Ordu topraklarına girmesi ile bu bölge Osmanlı idaresine bağlanmıştır. Bugünkü Yanlızdam Köyü merkez olmak üzere 1926 yılında Fatsa’ya bağlı nahiye haline getirilen Kumru, 01 Nisan 1960 ve 7033 Sayılı Kanun ile ilçe haline getirilmiştir. COĞRAFİ YAPISI Denizden 35 km. içeride, Canik dağlarının vadileri arasındadır. Denizden 340 metre yükseklikte olup, yörede her zaman yağış görülür. Arazinin büyük bir kısmı orman ve fundalıktır, ilçenin ekonomisi tarım, hayvancılık ve ormancılığa dayanmaktadır. Tarıma elverişli arazilerin tamamı fındık, mısır ve patetes dikimine ayrılmıştır. İlçe turizm bakımından gelişmektedir. Dikkate değer etkinlikler Erecek Yayla Şenlikleri ve Düzoba Yayla Şenlikleridir. İlçe doğal yapısı bakımında yayla turizmine çok elverişlidir. GEZİLECEK YERLER / DÜZOBA YAYLASI : Kumru ilçesi yayla bakımından zengindir ve Erikçeli (Bakacak) Yaylası, Ericek Yaylası, Düzoba Yaylası bunlardan en önemlileridir. Düzoba Yaylası merkez haline getirilmişve Mayıs ayının sonu ile Ekim ayının başı arasında her Pazar günü yayla pazarı kurulmaktadır. Ramazan ve Kurban Bayramı’nın 1. günü bilinmeyen bir tarihten bu tarafa Fizme’de güreşler tertipedilmektedir. TESCİLLİ ÜRÜNLERİ: Kumru Macunu Tescillenmek üzere Türk Patent Enstitüsüne gönderilmiştir. KÜLTÜR VARLIKLARI LİSTESİ Kumru ilçemizde 3 adet tescilli Kültür Varlığı bulunmaktadır. 1- 1.Derece Arkeolojik Sit Alanı-Fizme Beldesi, Eceli Mahallesinde bulunmaktadır. 2-Samur Tümülüsü-Kumru Merkez Camii,Samur Mah. bulunmaktadır. 3-Kumru Merkez Samur Mah. bulunmaktadır. ULAŞIM Ordu-Kumru arası 65 km dir.Ulaşım asfalt yolla sağlanmaktadır.

Perşembe : PERŞEMBE Kuruluş Yılı : 1945 Nüfusu : 32.150 (İlçe Merkezi Nüfusu: 9.168) Yüz Ölçümü : 224 Km2 Belediye Sayısı : 3 Köy Sayısı : 43 BELEDİYELER 1-Medreseönü Belediyesi 2- Kırlı Belediyesi TARİHÇESİ Vona adı ile anılan Perşembe İlçesinin M.Ö. VIII.yy’da Yunan kolonistleri tarafından kurulduğu tarihi kayıtlardan anlaşılmaktadır. Ordu’nun 13 km.batısında kurulmuş olan bu kasabanın tarihi, Fatsa ve Yason’un tarihleriyle birlikte yaşanılmıştır. Vona, Ünye ve Fatsa ilçelerimiz gibi türlü kavim ve milletlerin hegemonyasından uzun zaman kurtulamadığı için, tarihte önemli bir yer alamamıştır. Anadolu Selçuklularının yıkılmasından sonra, Vona (Perşembe) toprakları da Hacı Emir Beyliği’nin idaresi altına girmiştir. Fatih’in Trabzon Rum İmparatorluğu’nu ortadan kaldırmasiyle bu bölge de 1461 yılında Osmanlıların eline geçmiştir. Katip Çelebi Cihannümasında, Canik livası kazaları arasında Vona’yı da zikretmektedir. Evliya Çelebi Seyahatnamesinde, Vona’nın Fatih devrinde Osmanlılara geçtiğini, Canik Sancağında Subaşılık olduğunu, halkının çoğunun Tuna Türkleri olduğunu nakletmektedir. Vona, önceleri köy iken, sonraları bucak ve 1945 yılında da Perşembe adı ile ilçe haline getirilmiştir. Hoynat Kalesi: Perşembe ilçesinin 20 km, kuzeybatısında ve turistik yolun sağındaki adacığın üzerinde, ortaçağdan kalma bir kale vardır. Yıkık olmasına rağmen, zamanında burada oturulduğu, kale duvarları, burç izleri ve yapı kalıntılarından anlaşılmaktadır. COĞRAFYA Perşembe İlçesi, doğudan Ordu Merkez, güneyden Ulubey, batıdan Fatsa ve Kuzeyden Karadeniz ile çevrilidir. Yüz ölçümü 226 Km2 olup İlçe toprakları engebeli bir görünümdedir. Fazla yüksek olmayan Tepeler derin ve dik vadilerle birbirinden ayrılmıştır. Tepeler kıyıya dik bir şekilde inerek zaten girintili çıkıntılı olan sahilde ufak koylar meydana gelmiştir. Tepelerin denize dik olarak indiği Perşembe topraklarında iki önemli kara çıkıntısı görülür. Bunlardan Kuzeyde uzun bir kara parçası olarak denize doğru uzanan Yason Burnu, diğeri ise derin ve dik bir Koy’un üzerindeki Çam Burnu’dur. Bu kara parçaları Perşembe Limanını Karayel rüzgarlarından korumaktadır. Bunun tabii bir sonucu olarak ta Perşembe tabii bir Liman halindedir. Ilıman bir iklime sahip bulunan Perşembe İlçesi bitki örtüsü bakımından çok zengin bir bölgedir. GEZİLECEK YERLER / DOĞU KARADENİZ’DE SAKİN ŞEHRİN ADRESİ – PERŞEMBE (CITTA SLOW) İtalyanca Citta (Şehir) ve İngilizce Slow (yavaş) kelimelerinde oluşan Citta slow sakin şehir anlamında kullanılmaktadır.Cittaslow ağı,küreselleşmenin şehirlerin dokusunu,sakinlerini ve yaşam tarzını standartlaştırmasını ve yerel özelliklerini ortadan kaldırmasını engellemek için Slow Food hareketinden ortaya çıkmış bir kent birliğidir.Yerel kimliğini ve özelliklerini koruyarak dünya sahnesinde yer almak isteyen kasabaların ve kentlerin katıldığı birliktir.Perşembe ilçemiz bu birliğin üyesidir. Karadeniz otoyolunun hizmete girmesiyle Ordu’nun Kumbaşı sahiliyle Fatsa arasındaki şeritte doğa ve tarih tutkunları için keşfedilmeyi bekleyen bir bölge ortaya çıktı. Perşembe bu güzergahtaki tek ilçe ve merkezinde ve civarındaki sayısız saklı kumsalları; Hoynat Adası, Yasonburnu Yarımadası ve Kilisesi, türbeleri, camileri ve emsalsiz limanıyla sizleri bekliyor. ÇAKA KUMSALI VE MESİRE YERİ: Perşembe ilçesinin en otantik köşelerinden biri olan Çaka Beyaz Kum Plajı Bölgenin en meşhur plajlarından biridir. EFİRLİ PLAJI: Perşembe ilçesinin doğusunda Ordu il sınırları içinde bulunan Efirli Plajı, uzun yıllardan beri ilimizin önemli tatil yerlerinden biridir. TESCİLLİ ÜRÜN: Perşembe Ceviz Helvası Tescillenmek üzere Türk Patent Enstitüsüne gönderilmiştir. KÜLTÜR VARLIKLARI LİSTESİ: Perşembe ilçemizde toplam: 26 adet Tescilli Kültür Varlığı bulunmaktadır.Bunlar ; Mezarlık:3 adet, Mağara: 1 , Cami: 3, Konak:2 ,Kilise: 1 ,Anıtsal Ağaç: 3 ,Konut: 6, Arkeolojik Sit Alanı: 4, Çeşme: 1, Değirmen: 1 , Kaya Mezarı: 1 adet dir. ULAŞIM: Ordu-Perşembe arası: 15 Km dir.

Gölköy : GÖLKÖY Kuruluş Yılı :1936 Nüfusu :37.564 (İlçe Merkez Nüfusu:12.822) Yüz Ölçümü :341 KM2 Belediye Sayısı :8 Köy Sayısı :18 BELEDİYELER 1-Düzyayla Belediyesi 2-Güzelyurt Belediyesi 3-Alanyurt Belediyesi 4-Damarlı Belediyesi 5-Aydoğan Belediyesi 6-Karahasan Belediyesi 7-Direkli Belediyesi TARİHÇESİ Gölköy’ün bilinen eski adı, Habsamana’dır. İlçe kasaba XVII.YY’da bugünkü yerini aldı. İlçe bugünkü adını içinde bulunan göl ve ilçeyi ikiye ayıran Gölköy Irmağı’ndan almıştır. Bu ırmak Bolaman Deresi’nin yukarı kollarından birisidir. Gölköy’ün yerleşim tarihi oldukça eskiye dayanır. M.Ö. II. YY’ da Kızılırmak yayı içinde yaşayan Hititler ile çağdaş olan ve kuzeyden komşuları olan Kaşkarlar ile Ordu ili tarihi başlar. Kaşkarlar’ın yerleşim yerleri kesin olarak bilinmemekle birlikte Kastamonu ve Ordu yayı içerisindeki bölümde yaşadıkları bilinmektedir. Bu topluluk yarı yerleşik bir hayat yaşamaktaydı. Anadolu Selçukluları Döneminde Ordu ve Çevresi. Bu yıllarda Anadolu’ya Türk akınlarında sonra Kutalmışoğlu Süleyman Şah ve Mansur Selçuklu Devletini kurdular.1071 yılında sonra yapılan savaşlarda Ordu ili bir süre için Türklerin eline geçti. Hacı Emir Oğulları Beyliği: Bu beylik Mesudiye ilçesi topraklarında oturan Türkmenlerden Cepni Boyuna mensup Bayram Bey tarafından kurulmuştur. Halk daha önceden Müslüman olduğu için beylik kısa zamanda gelişmiştir. Osmanlı Dönemi: Fatih Sultan Mehmet Trabzon Rum Devleti’ni ortadan kaldırınca Ordu ili Osmanlı idaresine girmiştir. GENEL BİLGİ İlk önceleri (Sınman) köyünde kurulan Gölköy, 17. Yüzyıl ortalarında bugünkü yerini almıştır. İlçeyi şimdiki yerine ilk defa kuran Şıhmanoğlu soyundan Hacı Ali Ağa’dır. Torunu küçük Hacı Ali Ağa ise şimdiki Konak adı ile anılan ve surlarla çevrili şatoyu yaptırmıştır. Bu şato, kasabaya hakim bir tepenin üzerindedir. Zamanla birçok onarımlar görmesine rağmen, kalıntıları eski kişiliğini korumaktadır. Kalıntılar içinde en dikkate değe olanı hamamıdır. 52 basamaklı merdivenle inilen kuyusundan bugün bile yararlanılmaktadır. Eski adı Hasmana’dır. Bir kısım tarihçiler Hapsamananın Sümerce bir isim olduğunu ileri sürmektedirler. Gölköy önceleri Ordu Merkez İlçesine bağlı bir bucak iken 25.6.1936 tarihinde Ordu İli’nin bir ilçesi haline getirilmiştir. Çermik: İlçe’nin beşyüz metre kadar güneyinde Çermik adıyla anılan bir göl vardır. Bu gölün suları, maden suyu özelliğini taşıdığı için, özellikle böbrek hastalarına tavsiye ederler. Ulugöl: İlçeye 15 km. uzaklıktaki bu göl, yaklaşık 250 metre çapında olup, çevresi ormanlarla kaplıdır. Bu gölde bol miktarda yaban ördeği avı yapılır. Rakım 860 ile 1200 metre arasında değişmektedir. GEZİLECEK YERLER ULUGÖL TABİAT PARKI Gölköy ilçe merkezine 17 km mesafede bulunan krater gölüdür. 26.5 hektar büyüklüğündeki alan, Tabiat Parkı’dır. Doğal yapısı itibariyle yüksek peyzaj değerine sahiptir Özellikle güz mevsiminde yaprakların sararmasıyla oluşan renk armonisi görenleri büyülemektedir. Alan içerisinde üç adet heyelan set gölü bulunmakta; göllerden birisi büyük diğer ikisi ise sazlıkla kaplı küçük yapıda göllerdir. Büyük gölde Abant Alası türü balık yaşamaktadır. GÖLKÖY KALESİ Gölköy ilçesi Kale mahallesinde yer alır. Tek kapılı geniş alana sahip olarak inşa edilmiştir. İlçeye hakim durumda, gözetleme ve savunmaya elverişli olarak yapılmıştır. Kale girişinin solunda silindir şekilli bir burç ve gözetleme kulesi yer almaktadır. TESCİLLİ KÜLTÜR VARLIKLARI: Gölköy İlçemizde 10 adet Tescilli Kültür Varlılığı bulunmaktadır. ULAŞIM Gölköy-Ordu: 63 km, Gölköy-Gürgentepe: 16 km,Ordu-Ulubey: 44 km, Gölköy-Tokat : 153 km ulaşım asfalt yolla sağlanmaktadır.

Çamaş : ÇAMAŞ Kuruluş Yılı :1990 Nüfusu :9.381 (İlçe Merkezi: 7.755) Yüz Ölçümü :146 km2 Belediye Sayısı: 1 Köy Sayısı : 6 BELEDİYE Çamaş Belediyesi TARİHÇESİ Çamaş ve yöresi Ordu İlinin eski bir yerleşme bölgesidir. Çamaş yöresi tarihinin MÖ 3.yüzyıla kadar indiği bilinmektedir.Çamaş adının,1485’lerden önce Tımar Beyliği yaptığı bilinen Mehmet ÇAMAŞ Bey’in adından dolayı verildiğini tarih kitapları yazar. Danişmentli Beyliği sonrası dönemde, Osmanlı Devletinin idari teşkilatı kayıtlarında Ordu İlinin Perşembe, Ulubey Hapsamana, Aybastı bucakları arasında Çamaş ,Bolaman Nahiyesi adına rastlanmaktadır. Çamaş bu suretle Bolamanla birlikte 1881 yılına kadar “Çamaş Bolaman Nahiyesi” adıyla bir merkezden idare edilmiştir. 1930 yılında ise Çamaş ayrı bir bucak haline gelmiş ve Ordu Merkez İlçesine bağlanmıştır. 1944 yılında ise köyleriyle birlikte Fatsa ilçesine bağlanarak bucak olmuştur. Bugünkü Çamaş ilçesi sınırları içinde kalan bölgede, 1971 yılında Sarıyakup Belediyesi, 14 Şubat 1975 tarihinde Çamaş Belediyesi kurulmuştur. 17 Mart 1985 yılında her iki belediye “ÇAMAŞ BELEDİYESİ” adı altında birleştirilmiş, sonrasında 20 Mayıs 1990 tarih ve 20423 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 9 Mayıs 1990 tarih ve 3644 Sayılı Kanunla Çamaş İlçesi adıyla ilçe olmuştur. GENEL BİLGİ 146 Km2 yüzölçümüne sahip bir ilçedir. Çamaş yöresi Ordu ilinin en eski yerleşim bölgelerindendir. Yöre tarihinin M.Ö.3. yy. kadar indiği bilinmektedir. Bu ad bölgede tımar beyliği yapan Mehmen ÇAMAŞ adından gelmektedir. 1944 yılında bucak olarak köyleri ile birlikte Fatsa’ ya bağlanmıştır. 1990 da ilçe olmuştur. Kıyıdan 20 Km. içeride olan ilçede kış mevsimi ılık ve yağışlıdır. Yaz ayları ise genellikle sı çak geçer. İlçe ekonomisi büyük ölçüde fındığa dayalıdır. Hayvancılık da gelişmektedir. İlçe doğa bakımından güzellikleri barındırsa da tarihsel yapıtlar ve kalıntılar henüz gün yüzüne çıkarılamamıştır. EKONOMİK DURUM Çamaş’ın ekonomisi büyük oranda fındık tarımına bağlı olmakla birlikte, bölge halkının önemli bir kısmı yurt içi ve yurt dışı inşaat sektöründe çalışarak geçimini temin etmektedir. Tarıma dayalı ekonominin yetersizliğinden kaynaklanan nedenlerden dolayı son yıllarda sanayileşmiş kentlere göç hızlanmış, nüfusta azalma eğilimi olmuştur. GEZİLECEK YERLER / GELİN KAYASI MESİRE YERİ : Çamaş ilçe merkezindedir, ilçeye ve Karadeniz’e hakim bir tepede kurulu bir mesir ve dinlenme yeridir. Hisarbey Konağı, Hisarbey Kaya Mezarları, Değirmen Şelalesi (Merkez ve Akköy köylerinde olmak üzere 2 adettir.), Akköy Kuzguncuk Şelalesi, Kestane Yokuşu Şelalesi, Kaşdere Şelalesi ziyaret ve dinlenme için ideal mekanlardır. KÜLTÜR VARLIKLARI LİSTESİ: Çamaş ilçemizde 10 adet Tescilli Kültür Varlığı bulunmaktadır. Kaya Mezarı: 8 adet, Cami: 1 adet, Konak: 1 adet dir. ULAŞIM: Ordu-Çamaş arası: 53 km, Çamaş-Fatsa: 20 km dir. Ulaşım asfalt yolla sağlanmaktadır.

Çaybaşı : ÇAYBAŞI Kuruluş Yılı :1991 Nüfusu :15.295 (İlçe Merkezi: 5.262) Yüz Ölçümü :195 km2 Belediye Sayısı:2 Köy Sayısı : 6 BELEDİYELER 1-İlküvez Belediyesi TARİHÇESİ Çaybaşı İlçesinin tarihi Karadeniz tarihiyle aynı paralelde gitmektedir. İlçe sınırları içinde Karadeniz bölgesine egemen olan bütün halklar yaşamıştır. Bölgede Halip (Kalip) Mariyadin (Kokan) ilk egemen halkı olarak bilinmektedir. Eski yunanlılar ilk Çeliği bu bölgede kurulan organize yaşayan insan topluluklarından almışlar ve sonraları Karadeniz bölgesi ilgi odağı haline gelmiştir. Anadolu’ ya hakim olmak için gelen istilacı kavimlerin gelişlerinde yerli kavimler Karadeniz dağlarının güney kısmına giderek burada 11. Y.Y. sonlarına kadar yaşamışlardır. ŞEHİRLERİN KOLONİLERİN KURULMASI Hititler devrinde bölgenin güneyindeki ovalarda yaşayan kavimler mağaralara taşınarak Çok ilkel bir yaşam sürdüler. Çevremizde Çesitli köylerde bu yaşantı kalıntılarına rastlanmaktadır. Milattan sonra koloni kurmaya önem verilmiş ve Amisos (Samsun) , Oneo (ünye) Karasusu (Giresun) gibi bölgemizde milattan önce kurulan Pontus devletinin izleri hakimdir. Karadeniz bölgesi Türklerin eline geçene kadar bağımsız devlet veya eyalet olarak varlığını sürdürmüş ve 1200 yıllarında tamamen ortadan kalkmıştır. Yavuz Sultan Selim zamanında Osmanlı imparatorluğuna bağlanmıştır. Cumhuriyetin ilanından sonra Ordu iline Bağlı Ünye ilçesinin köyü olarak idari yapıdaki yerini almıştır. COĞRAFİ YAPISI Orta Karadeniz Bölgesi’nde, Ordu İline bağlı bir ilçe olan İlçemiz Karadeniz Bölgesinin Orta Karadeniz bölümünde deniz sahilinden 21 Km içerde Ordu İlinin Güneybatısında yaklaşık 195 Km2 yüzölçümü ile yer alır. İlçemizin Kuzey ve doğusunda Ünye, Batısında İkizce, Güneyinde Akkuş, İlçeleri bulunmakta olup, denizden yüksekliği 530 metredir. En yüksek yeri 1050 m,en düşük yeri 350 m. olup, Ordu iline Uzaklığı 109 km. Ünye İlçesine 28, İkizce İlçesine 7 , Akkuş İlçesine’ de 40 km uzaklıktadır. İlçe merkezi ile İlküvez Kasabası dışındaki yerleşim birimleri dağınık vaziyet arz etmektedir. Arazinin karakteristik yapısı engebeli inişli çıkışlı olup, genel olarak fındık ve orman örtüsü ile kaplıdır. İlçemizin doğusundan Cüri Çayı, batısından Akçay geçmektedir. İlçemizde doğal göl yoktur. İlçemizde Karadeniz iklimi hüküm sürmektedir. Her mevsim yağışlı, yazlar sıcak ve yağışlı, kışlar ılık geçmektedir. Kar yağışının arttığı dönemlerde ulaşım konusunda bazı sıkıntılar yaşanabilmektedir. GEZİLECEK YERLER KAPILI (CINGIRT) VE KAZANKAYA ŞELALELERİ Çaybaşı ilçe sınırları içerisinde bulunan şelalelerdir. Doğal güzellikleri bakımından görülmeye değerdir. Şelalenin bulunduğu alan doğal gezi parkurudur. Tarihi Çayır Camii, Çayır Çeşme, Kapılı Şelalesi, Tirfil Tepesi önemli tarihi ve doğal değerler olarak dikkat çeker. TESCİLLİ ÜRÜN: Çaybaşı İlçemizin Tescilli Ürünü yoktur. ÇAYBAŞI İLÇESİ KÜLTÜR VARLIKLARI LİSTESİ 1-İçeribükü (Yeni Cuma) Camii / İçeribükü köyünde bulunmaktadır. 2-Tekke Köyü Camii ve Haziresi / Tekke Köyünde bulunmaktadır. ULAŞIM Ordu – Çaybaşı : 94 km, Ünye-Çaybaşı : 39 km dir.Ulaşım asfalt yolla sağlanmaktadır.

Kabataş : KABATAŞ Kuruluş Yılı : 1990 Nüfusu: 12.417 (İlçe Merkezi:5.734 ) Yüz Ölçümü : 142 Km2 Belediye Sayısı : 2 Köy Sayısı : 2 BELEDİYELERİ 1-Alankent Belediyesi TARİHÇESİ Kabataş İlçesi önceleri Aybastı ile birlikte Gölköy’e bağlı bir köydür.1971’de Ardıç, Belen, Yeniceli ve Eceli köylerinin Kabataş ile birleşmesi sonucunda Kabataş Beldesi kuruldu. Kabataş Beldesi 20 Mayıs 1990 tarih 20523 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 09 Mayıs 1990 tarih 3644 nolu kanunla “ İlçe ” haline getirilmiştir. COĞRAFİ YAPISI Kabataş ilçesi Orta Karadeniz Bölgesinde Canik dağlarının kuzey yamacında ve kıyıdan 40 km içerdedir. Rakımı 530 metredir. Doğusunda Gölköy, Batısında Korgan, Kuzeyinde Çatalpınar, Güneyinde Aybastı ile çevrilidir. İKLİMİ İlçenin iklimi Karadeniz ve karasal iklimi arasında bir geçiş teşkil eder. Her mevsim yağış alır. Her mevsim yağışlı olması nedeniyle bitki örtüsünü çoğunlukla orman oluşturmuştur. Yörede en çok fındık, mısır ve patates üretilmektedir, ilçe’de hayvancılık ve arıcılık da son yıllarda gelişme göstermiştir. EKONOMİ İlçe merkezi Ordu İline 94 km, Fatsa İlçesine 40 km uzaklıktadır. İlçe ekonomisi tarım, hayvancılık ve ticarete dayanmaktadır. Yörede en çok fındık, mısır ve patates üretilmektedir. İlçe’de hayvancılık ve arıcılık da son yıllarda gelişme göstermiştir. Hareke tipi el halı dokumacılığı da gelişmektedir. Hemen her evde bir halı tezgahı olan ilçede yılda 6-7000 m2 halı dokunmaktadır. İlçenin turizmin gelişebileceği yaylalardır. Ayrıca 1992 yılında Erzincan depremi sonucunda “Taşarası Mahallesi”nde ortaya çıkan şifalı su turistik açıdan önem arz etmektedir. GEZİLECEK YERLER ŞİD ABDAL TÜRBESİ (ŞİDLÜ DEDE) Kabataş ilçesi Kuzköy sınırları içerisinde bulunan Türbe 14. yüzyılda yöreye gelen Türklerden Şid Abdal’a aittir. Yörenin Türkleşmesine öncülük etmiş bir büyük hoca ve şeyhtir. Kabataş İlçesi merkezinde bulunan şifalı su kalp- damar, tansiyon, şeker, mide ve böbrek hastalıklarına iyi geldiği rivayet edilmektedir. Suyun bulunduğu yerde ailece piknik yapılabilecek ve dinlenilecek mesire yeri bulunmaktadır. TESCİLLİ ÜRÜN: Kabataş Helvası, Kabataş Köy Peyniri, Tescil İşlemleri için Türk Patent Enstitüsüne gönderilmiştir. KABATAŞ İLÇESİ KÜLTÜR VARLIKLARI LİSTESİ 2 adet Tescilli Kaya Mezarı bulunmaktadır. 1-Kaya Mezarı – Alankent Beldesi, Alanbaşı Mahallesi, Kırancık Mevkiinde bulunmaktadır. 2-Kaya Mezarı-Alankent Beldesi Ağlalı Mah. bulunmaktadır. ULAŞIM Ordu-Kabataş arası:74 km dir. Ulaşım asfalt yolla sağlanmaktadır.

İkizce : İKİZCE Kuruluş Yılı :1990 Nüfusu : 20.332(İlçe Merkezi: 7.106) Yüz Ölçümü: 118 Km2 Belediye Sayısı:5 Köy Sayısı :6 BELEDİYE 1-Devecik Belediyesi 2-Kaynartaş Belediyesi 3-Şenbolluk Belediyesi 4-Yoğunoluk Belediyesi TARİHÇESİ Bugün İkizce olarak bilinen yerleşim biriminin son zamanlarda yapılan araştırmalara göre ortaya çıkışı Rum Pontus Devleti dönemlerine rastlar.(1204-1461) İkizce’nin Anadolu Selçuklu Beylikleri döneminde merkezi Niksar’da bulunan Taceddinoğulları Beyliği’nin eline geçtiği rivayet edilmektedir. Yörenin tamamen Türkleşmesi Fatih Sultan Mehmet’in Rum Pontus Devleti’ni ortadan kaldırması ile gerçekleşmiştir. (1461),İkizce’nin tarihini araştırdığımızda Selçuklular döneminde yörede yaşayan yerlilerin Lalaoğulları adı altında bir beylik kurdukları rivayet edilir. Yörede yaşayan Rum ve Ermenilerin İstiklal savaşından sonra yöreyi terk etmeleri ve bazı Türk kabilelerinin köy dışına göç etmeleri neticesinde köyün nüfusu azalmış ve nüfus azalınca da köyün ileri gelen kabileleri Laleli köyünün çevresi ile birleşerek yeni bir köy oluşturulması gerektiği görüşünü ortaya atmışlar ve köyün adını Laleli Mea Beyneli olarak değiştirmişlerdir. (Arapçada Mea ile Beyneli çevresi demektir.) Laleli Mea Beyneli ismi zamanla Laleli Mabeyceli olarak şive değişikliğine uğramış, 1957 yılına kadar Laleli Mabeyceli olarak devam etmiştir. 1957 yılında bakanlıkça yörenin adı İkizce olarak değiştirilmiştir. 1959 yılında İkizce’de ilk pazar yeri kurulmuştur. İkizce İlçesi, Ünye İlçesi’ne 30 km. mesafede olup Ünye’den Samsun istikametine giden karayolunun 15. km’sinde Samsun il sınırı olan Akçay Köprüsü’nden güneye dönülerek 15 km içeride Akçay Irmağı’nın iki yakasında tepeler eteğinde kurulmuş şirin bir yerleşim yeridir. İkizce sahil karayolu arası 15 km olup tamamen asfalttır. 41-42 enlem, 36-37 boylam dereceleri arasında yer almaktadır. İlçenin kuzeyinde Akçay, güneyinde Akkuş, batısında Terme, doğusunda Çaybaşı bulunmaktadır. İlçenin deniz seviyesinden yüksekliği (Rakım) 130 metre olup, buna karşın belde ve köyleri daha yüksek ve engebelidir. Bitki örtüsü orman olup; tür olarak kestane, gürgen, meşe, kızılağaç mevcuttur. Bu bitki örtüsüne bir de fındık bahçeleri eklenince ilçenin yem yeþil bir bitki örtüsüne büründüğünü görürüz. İlçemiz Karadeniz İklimi etkisi altındadır. Yazları sıcak, kışları soğuk ve kar yağışlıdır. İlçenin tam ortasından geçen Akçay Irmağı ilçenin hayat damarı ve güzellik kaynağıdır. GEZİLECEK YERLER GENÇAĞA KALESİ İlimiz İkizce ilçesi Karlıtepe köyü sınırlarında sarp bir kaya kütlesi üzerinde yer almaktadır. Fazla hasar görmemiştir. 13. yüzyılda Hacıemiroğulları Beyliği zamanında yapılmıştır. Temaşa imkanı yüksek bir kaledir. 1. derece doğal ve arkeolojik SİT alanı olarak ilan edilmiştir. LALELİ CAMİİ Tamamen ahşap olan camide kullanılan kereste bölge iklimine dayanıklı olan pelit ağacından yapılmıştır. Caminin 400-450 yıl önce yapıldığı kullanılan ağacın üzerinde yapılan incelemelerden anlaşılmıştır. İKİZCE İLÇESİ KÜLTÜR VARLIKLARI LİSTESİ 1-Gençağa Kalesi-1.Derece Arkeolojik Sit alanı/İkizce ilçemizin kuzeydoğusunda yer almaktadır. 2-Laleli Camii/Düzpelit Mah.mezarlık içinde yer almaktadır. ULAŞIM Ordu-İkizce arası : 92 km, İkizce-Ünye arası: 30 km dir.

Çatalpınar : ÇATALPINAR Kuruluş Yılı :1990 Nüfusu :14.695 (İlçe Merkezi: 5.194) Yüz Ölçümü :146 km2 Belediye Sayısı :2 Köy Sayısı :11 BELEDİYE 1-Göller Belediyesi TARİHÇESİ Çatalpınar İlçesinin kuruluşu hakkında kesin bilgiler bulunamamakla beraber 19.Yüzyılın başlarında kurulmaya başladığı tahmin edilmektedir. İlçe daha önce Karahamza Köyüne bağlı bir mahalle olarak kurulmuş sonra bu köyden ayrılarak müstakil bir köy olmuştur. İlçenin oluşması şöyle anlatılmaktadır: Tokat ve Korgan’dan gelen Kervan yolu ile Aybastı ve Gölköy’den gelen kervan yolunun Fatsa ‘ya bağlayan yolun İlçemizin bu günkü adıyla Devecik boynu denilen yerde birleştiği, kervancıların buraya ÇATAK adını verdikleri, buraya ilk yerleşenlerin Kiziroğulları olduğu, Kizir Osman adında birinin bu Çatak denilen yerde Kervancılara hizmet etmek amacıyla bir han yaptırdığı, bu nedenle çevre halkının buraya uzun süre KİZİRİN HAN YANI adını verdiği, daha sonra Kalpoğlu Şevki (Şevket AKTAŞ), Hatipler Mahallesinden Derviş BOYU, Güney Mahallesinden Recep GENCEL’in de Çatak’a gelerek han yaptırdıkları ve kervancılara hizmet ettikleri bildirilmektedir. Kizir Osman’ın marangoz olduğu, o zamanlar tamamen ormanlarla kaplı olan çevreden ahşap ev yaparak buraya yerleşmek isteyen 20’ye yakın kişiye ev sattığı ve burada yerleşimi teşvik ettiği söylenilmektedir. Böylece Kizirin han yanı gelişmeye başlamış ve yıldan yıla nüfusu artarak bir mahalle halini almıştır. 1953 yılında Karamustafaoğlu Mahmut adında biri buranın Karahamza Köyünden ayrılarak ÇATAK isimli yeni bir köy kurulmasına önderlik yapmış ve ilk muhtarı seçilmiştir. 1973 yılına kadar köy olarak Çatak, çevre köyler ile Aybastı ve Korgan’dan gelen yolların birleştiği yerde bulunduğundan gelişmeye devam etmiş, aynı yıl Karahamza Köyünün Hatipler Mahallesi, Keçili Köyünün Haşal Mahallesi, Sakargeriş Köyünün Terimli Mahallesi ile birleşerek ÇATALPINAR BELEDİYESİ adı altında Belediye teşkilatı kurulmuş ve ÇATALPINAR adını almıştır. Çatalpınar Beldesi, 20 Mayıs 1990 gün ve 20523 Sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 3644 Sayılı Kanunla İlçe olmaya hak kazanmış, 04.12.1991 tarihinde ilk Kaymakamın göreve başlamasıyla resmen ilçe haline gelmiştir. COĞRAFİ DURUM İlçemiz Ordu iline bağlı bir ilçe olup Ordu’ya uzaklığı 57 km.dir. Daha önce bağlı olduğu Fatsa İlçesine 20 km.dir. Fatsa-Aybastı karayolu üzerinde, Bolaman çayı ile Keş deresinin birleştiği yerde kurulmuştur. İlçe Canik Dağlarının Karadeniz’e bakan yamaçlarında, derin vadi ve tepeler üzerinde yer almaktadır. Rakımı 120 metre olup en yüksek tepesi 741 metre ile Çatalkaya tepesidir. Doğuda Gürgentepe ve Çamaş, Batısında Korgan ve Fatsa, Kuzeyinde Fatsa, Güneyinde Kabataş ile çevrilidir. Arazi yapısı dağlıktır, yer yer 90 dereceye varan eğimindeki tepeler ile bunların arasında kalan vadilerden meydana gelmektedir. Arazi yapısı tamamen yeşilliklerle kaplıdır. Bitki örtüsü bakımından hemen hemen tamamına yakını fındık bahçeleri ile kaplıdır. Tepelerde ve dik yamaçlarda yer yer ormanlıklara rastlanır. Bolaman çayı ilçenin en önemli akarsuyudur. İklim olarak Karadeniz İklimi hüküm sürmektedir. Yazları sıcak, bazı yıllar kurak, kışlar ılık, yağmurlu ve kar yağışlı geçer. GEZİLECEK YERLER GÖLLER KÖYÜ KALESİ Çatalpınar ilçesi, Göller köyü sınırları içerisinde yer almaktadır. Çevreye hakim kayalıklar üzerinde kurulmuş olup, sur kalıntıları, sarnıç ve yerleşim izlerine rastlanılmaktadır. Killik Kayası, Akkaya Antik Yerleşmesi, Bolaman Vadisi, Elmalı Köyü şifalı suyu diğer bazı önemli unsurlardandır. ÇATALPINAR İLÇESİ KÜLTÜR VARLIKLARI LİSTESİ 1- Göller Köyü Kalesi/ 1.derece arkeolojik sit alanı Göller Köyü Kale mevkiinde bulunmaktadır. 2- Ihlamur Ağacı / Orta Köyü Tikenlioğlu Mah. bulunmaktadır. TESCİLLİ ÜRÜN: Çatalpınar ilçemizin Tescilli Ürünü bulunmamaktadır. ULAŞIM: İlçemiz Ordu İline 57 km. Fatsa ilçesine ise 20 km. uzaklıkta bulunmaktadır.

Ordu Ulaşımı

Karayolu : Otogar Adres : Yeni Mahalle Atatürk Bulvarı No: 60 Ordu Otogar Tel : (452) 233 17 98 Ordu-Giresun: 44 Km Ordu-Samsun: 152 Km Ordu-Trabzon: 181 Km Ordu-Ankara: 566 Km Ordu-İstanbul: 886 Km Ordu-Rize: 255 Km Ordu-Tokat: 219 Km Ordu-Sivas: 314 Km

Havayolu : Havayolu :Çarşamba Havaalanın Ordu kent merkezine uzaklığı 134 km.dir. Havaalanı Tel: (362) 844 88 30-44 Havaalanı Adres: Samsun Çarşamba Havaalanı Meydanı/ Samsun Havayolu :Trabzon Havaalanının Ordu kent merkezine uzaklığı 181 km.dir. Havaalanı Tel: 0 (462) 328 09 40 Fax:0 (462) 325 99 50 Havaalanı Adres: Trabzon Havaalanı Meydanı/ Trabzon

Ordu Yeryüzü Şekilleri ve Bilgileri

Aktaş Plajı : [Plaj] , Perşembe İlçesine 1 km. mesafede Perşembe tünelinin hemen yanında bulunur. Plajı küçük ama temizdir. Her yıl Mayıs ayının 20’side ( Mayıs Yedisi) burada deniz şenliği olan Mayıs Yedisi günü düzenlenir.

Karaoluk (Çiseli) Şelalesi : [Şelale] ,

Uzundere Şelalesi-Aybastı : [Şelale] ,

Tepealtı Plajları : [Plaj] , Gülyalı ilçesi Tepealtı mevkiinde bulunan plaj tesisleri; iki restaurant, soyunma kabinleri, kamelyaları ile hem yazın hem de kışın hizmet vermektedir. Havaalanına 3 km. mesafededir. Denizi ve kumunun temizliği ile ünlüdür.

Kurtboğazı Şelalesi-Akkuş : [Şelale] ,

Mavi Ay Plajı : [Plaj] , Fatsa- Ünye sınırında bulunmaktadır. Cankurtaranlıdır.

Absut Yaylası Göleti-Korgan : [Gölet] ,

Ulugöl Tabiat Parkı-Gölköy : [Krater Gölü] ,

Aybastı Perşembe Yaylası Göleti : [Gölet] ,

Kurşunçalı Şelalesi : [Şelale] , Perşembe ilçesisin Selimiye köyü sınırlarında, Kurşunçalı Ormanları içinde bulunur. Şelalenin toplam yüksekliği 100m. kadardır. Kamp, treking ( Doğa Yürüyüşü) ve diğer doğa sporları için uygundur.

Bolaman Koyu Plajı : [Plaj] , Fatsa İlçesi Bolaman mahallesindedir..Bölgenin en ünlü tarihi yapılarından Hazinedaroğlu Konağı’nın yanındaki koyda bulunmaktadır. Aynı yrde yine bölgenin en meşhır pidecileri bulunmaktadır.

Dolunay Plajı : [Plaj] , Fatsa İlçesinde bulunmaktadır.

Hoynat Adası (Kuş Cenneti) : [Ada] , Perşembe İlçesi’nin en önemli tarihi unsurlarından biridir. Ramazan Köyü sınırları içerisinde Hoynat Tüneli’nin hemen yanındadır. Eskiden gemicilerin depo ve sığınak olarak kullandıkları tahmin edilmektedir. Üzerinde sur kalıntısı bulunur. Martı ve karabatak kuşlarının yaşadığı bir kuş cennetidir. Tepeli Karabataklar’ın ülkemizde de yuva yaptıkları tek yerdir

Belicesu-Timsah Kaya : [Plaj] , Perşembe ilçesinin en batı noktasında bulunur. Kıyısı çok görkemlidir. Kumsalı küçük olması yanında kamp yapmaya müsaittir. Yeme içme yeri ve kır kahvesi bulunmaktadır.

Ohtamış Şelalesi : [Şelale] , Ulubey İlçesine 20 km, Ordu’ya 38 km uzaklıkta Ulubey ilçesi, Ohtamış Köyünde bulunan şelale, Karadeniz’in en büyük şelalesidir. 30 m yükseklikten 90 derecelik bir eğim ile dökülmektedir.

Güzelyalı Plajı : [Plaj] , Ordu Merkezde bulunmaktadır.

Çaka Plajı : [Plaj] , Perşembe ilçesinin en otantik köşelerinden biri olan Çaka kumsalı Hoynat adası yakınındadır. Ekolojik kirlilikten uzak kalmış nadir plajlardandır. Çaka beyaz kum plajı, 1,5 km boyunca Türkiye’ de nadir bulunan beyaz kuma sahip bir plajımızdır.

Çambaşı Göleti : [Gölet] , Kabadüz İlçesine bağlı, Çambaşı yaylasında bulunmaktadır.

Efirli Plajı : [Plaj] , Perşembe ilçesinin doğusunda Ordu il sınırları içinde bulunan Efirli Plajı, uzun yıllardan beri ilimizin önemli tatil yerlerinden biridir. Kamuya ait tatil kamp yerleri ile bilinen Efirli plajında yaz aylarında yeme- içme yerleri, müzik, eğlence mekanları hizmet vermektedir. Plajda gözetleme kulesi, can kurtaran ve atlama iskelesi bulunur.

Pösküden Şelalesi : [Şelale] , Kumru ilçesine 6 km mesafede bulunur. Burada, piknik alanı, balık çiftlikleri, ihtiyaç yerleri mevcuttur. Ailece görüp gezilecek yerlerimizdendir. Her türlü motorlu araçla ulaşım sağlanabilir.

Kazankaya Şelalesi : [Şelale] , Çaybaşı İlçe sınırları içerisinde bulunan şelalelerdir. Doğal güzellikleri bakımından görülmeye değerdir. Doğal gezi parkuru konumundadır.

Topçam Baraj Gölü : [Baraj Gölü] , Mesudiye İlçesinde bulunan, 122 metre yüksekliğe sahip olan ve enerji üretimine hazır hale getirilen barajda 2008 yılında su tutma işlemi sonunda bugün 910 metre derinliğe ve 3 bin kilometrekare alana ulaşacak bir göl ortaya çıkmıştır.

Yason Burnu : [Burun] , Perşembe İlçesinin 15 km . batısında, Çaytepe köyü sınırları içindedir. 1.derece Arkeolojik, 2.derece doğal SİT alanıdır.Samsun – Ordu karayolu üzerinde deniz kenarında olması, 1869 yılında yapılan kilisenin onarılarak ziyarete açılması ve aslına uygun çevre düzenlemesi ile turizm cazibe merkezi haline getirilmiştir.

Uzunkum Plajı : [Plaj] , Ünye ilçesine 3 km. mesafede bulunan uzunkum plajı üzerinde birçok otel, motel, pansiyon ve kamp alanları bulunmaktadır.

Gaga Gölü : [Göl] , Fatsa İlçesinin 10 km . güneyinde Fatsa-Aybastı karayolu üzerinde 15 dönümlük bir alanı kaplamaktadır. Dinlenme ve mesire alanıdır, gölde balık bulunmaktadır. Özel Çevre Koruma Bölgesi olarak ilan edilmiştir. 80 dönümdür. Derinliği 75 m.dir. Gölde dört çeşit balık vardır.

Gökgöl : [Göl] , Gölköy İlçe merkezinde bulunan yerin altından kaynayan su ile oluşmuş doğal göldür. Suyu sodalı su özelliğindedir. Gölköy Belediye Başkanlığı tarafından çevre düzenlemesi yapılmıştır. Yeme içme yeri ve halkın dinlenmesine olanak verecek şekilde düzenlenerek hizmete açılmıştır.

Ordu tarihçesi

Hitit tabletlerine göre İ.Ö. 17. yüzyılda Ordu, Kaşkalar’ın ülkesi ve Hitit hakimiyetinde idi. (İ.Ö. 1700-1200) Hititler’den sonra bölgeye Frigler (İ.Ö. 1200-670), sonra da Kimmerler hakim oldu. (İ.Ö. 676-546)Yunan tarihçi Ksenophon (M.Ö. 431) “Onbinler’in Dönüşü” adlı eserinde Ordu yöresinin yerli halkı olarak Kolhlar, Halibler, Mossinoikler ve Tibarenler’den bahseder. Tibarenler’in merkezi de Ünye idi.Kimmerler döneminde Miletoslular, yörenin kıyı kesiminde ticaret kolonileri kurdular.

Kimmerler’den sonra hakimiyet, Med ve Persler’in (M.Ö. 547-334) eline geçti.Mithridates’in kurduğu Pont Satraplığı İ.Ö. 280 – İ.S. 63 tarihleri arasında üç buçuk asırlık bir ömür sürdü. VI. Mithradates’in oğlu Pharnakes’in bu bölgeye hakim olduğu ve adından dolayı buralara Pharnakia denildiği biliniyor. Bu kral 25 yıl Romalılar’a direndi ve sonunda teslim oldu. Böylece Pontus kıyıları Roma ve Bizans hakimiyetine geçti.

Ordu ve yöresi 1207-1461 tarihleri arasında Trabzon Devleti’nin yönetiminde kaldı. Bu devleti de Fatih Sultan Mehmet ortadan kaldırdı (1461). Ancak Ordu ve yöresi Osmanlılar tarafından değil, 1270’lerden 1380’lere kadar uzanan süreç içerisinde Hacıemiroğulları’nın mücadeleleri sonunda fethedildi. 1396 yılında Türkler bütün varlıklarıyla bölgeye bölükler halinde yerleştiler ve Hacıemiroğulları Beyliği halkı bir ordu biçiminde örgütlediği için başkentlerine de Ordu adı verildi.Hacıemiroğulları Beyliği de 1427 yılında Osmanlı Devleti’ne ilhak edilmiştir. Ordu şehri bugünkü yerinde XVIII. yüzyıl sonlarında teşekkül etmeye başlamıştır.

Fatih Sultan Mehmet tarafından 1455 yılında yaptırılan Tahrir Defteri’ne göre Ordu yöresinin resmi adı, Vilayet-i Canik-i Bayramlu idi.Ordu 1920 yılına kadar Trabzon Vilayeti’ne bağlı bir kaza iken 04 Nisan 1921 tarih ve 69 sayılı “Ordu Müstakil Livası Teşkiline Dair Kanunla”, merkezi Ordu Livası olmak üzere Canik Sancağı’na bağlı olan Fatsa kazası da Ordu’ya bağlanmış ve müstakil Ordu Livası teşkil edilmiştir.1923 yılında “sancak” adı “Vilayet” olarak değiştirilerek, bugünkü mülki taksimatta Ordu Vilayeti olarak yerini almıştır.